Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/4417
Karar No: 2018/4170
Karar Tarihi: 28.05.2018

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2017/4417 Esas 2018/4170 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, mirasın hükmen reddi davasına ilişkin bir karar vermiştir. Davacılar, mirasçıları olan kişinin ölümünden sonra, terekesinin borca batık olduğunu ileri sürerek mirasın hükmen reddini istemişlerdir. Mahkeme, davanın kabulü ile mirasın hükmen reddine karar vermiş, ancak buna karşı davalı vekili itiraz etmiştir. Mahkeme, yapılan araştırma ve incelemelerin yeterli olmadığına karar vermiştir ve hükmü bozmuştur. Bozma gerekçesi olarak, mirasın borca batık olup olmadığının araştırılması gerektiği ve muris adına kayıtlı araç ve mevduat hesabının olup olmadığının araştırılması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca davacının verdiği vekaletnamede mirasın reddini içeren özel yetki bulunmadığı ve davacı vekiline özel yetkiyi içeren vekaletname sunması gerektiği vurgulanmıştır.
Kanun Maddeleri: TMK m. 605/2, 610, 606 ve Türk Medeni Kanunu'nun Velayet Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası.
14. Hukuk Dairesi         2017/4417 E.  ,  2018/4170 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki mirasın hükmen reddi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 08.03.2017 gün ve 2016/4407 Esas - 2017/1813 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Taraf vekillerince kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Dava, mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir.
    Davacılar, murisleri ...’in 10.10.2011 tarihinde vefat ettiğini, terekesinin borca batık olduğundan mirasın hükmen reddi isteminde bulunmuşlardır.
    Mahkemece, davanın kabulü ile mirasın hükmen reddine karar verilmiştir.
    Hüküm, davalı vekilinin temyiz etmesi üzerine Dairemizin 09.03.2017 tarih, 2016/4407 E. 2017/1813 K. sayılı ilamıyla bozulmuştur.
    Davalı vekili ve davacılar vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
    1-Dairemizin bozma ilamı, karar düzeltme isteyen davacı vekiline 03.07.2017 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olup, 15 günlük yasal süre geçirildikten sonra 25.08.2017 tarihinde karar düzeltme isteminde bulunulmuş olup, davacılar vekili tarafından maktu karar düzeltme harcının da yatırılmadığı anlaşılmıştır.
    Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren HUMK’nun 440/I maddesinde öngörülen 15 günlük yasal süre içerisinde yapılmaması nedeniyle süresi geçirilen karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir.
    2-Davalı vekilinin karar düzeltme itirazlarına gelince;
    Dava, mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır (TMK m. 605/2). Mirasçılar Türk Medeni Kanunu"nun 610. maddesinde yazılı aykırılık da bulunmadıkça yani zımnen mirası kabul etmiş duruma düşmüş olmadıkça her zaman murisin ödemeden aczinin tespitini isteyebilir. Türk Medeni Kanunu"nun 606. maddesinde belirtilen süre bu davada uygulanmaz. Dava alacaklılara husumet yöneltilerek görülür. Bu davada yetkili mahkeme ise alacaklıların davanın açıldığı zamandaki ikametgahı mahkemesidir. Ayrıca Türk Medeni Kanununun Velayet Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulması da zorunludur.
    Davanın kabulüne karar verilmiş ise de, mahkemece yapılan araştırma ve incelemeler hüküm kurmaya yeterli değildir. Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir. Aksi halde terekenin borca batık olup olmadığı, murisin malvarlığı bulunup bulunmadığının usulüne uygun olarak, bankalar, trafik tescil müdürlüğü, vergi daireleri, belediyeler, ... müdürlüğü v.b. kurum ve kuruluşlardan sorulması, murisin alacak ve borçları zabıta marifetiyle de araştırılarak aktif malvarlığı ile takibe konu borç miktarı gözönünde tutularak aktif ve pasifinin tereddüde neden olmayacak şekilde belirlenmesi gerekir.
    Somut olayda, murisin ölüm tarihi itibariyle Akbank, Garanti Bankası, Halkbankası, Vakıfbank, Merkez Bankası haricindeki bankalarda mevduat hesabının bulunup bulunmadığının, muris adına kayıtlı araç bulunup bulunmadığının, mirasçıların mirası kabul anlamına gelebilecek davranışlarının araştırılmaması doğru görülmemiştir. Ayrıca davacının verdiği vekaletnamede mirasın reddini içeren özel yetki bulunmadığından davacı vekiline özel yetkiyi içeren vekaletname sunması için süre verilip özel yetki içeren vekaletname verildiğinde yargılamaya devam olunarak bir hüküm kurulması gerekirken bu hususun gözardı edilmesi yerinde değildir.
    Kabule göre de, davanın niteliği gereği davalı-alacaklıların, murisin terekesinin borca batık olduğunu bilmedikleri, bilmelerininde mümkün olmadığı, terekenin borca batık olup olmadığına yapılan yargılama sonrasında karar verildiği göz önünde bulundurularak yargılama gideri ve harçtan davalıların değil davacıların sorumlu tutulması, davacılar lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
    Öte yandan; davalı vekili, davacıların murise ait ...’deki taşınmazları kullandıklarını, kiraya vererek gelir sağladıklarını beyan etmiş olması karşısında; mahkemece, davacıların murisin taşınmazlarını kullanıp kullanmadıklarına ilişkin emniyet araştırması yapmadan, eksik araştırma ile hüküm kurulması da doğru olmamıştır.
    Mahkemece verilen hükmün anılan gerekçelerle bozulması gerekirken sehven değişik gerekçeyle bozulduğu karar düzeltme isteği üzerine bu kez yapılan inceleme sonucu anlaşıldığından, karar düzeltme isteğinin kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin süresinde olmayan karar düzeltme isteminin reddine, 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin karar düzeltme istemlerinin kabulü ile Dairemizce verilen 09.03.2017 günlü ve 2016/4407 Esas ve 2017/1813 Karar sayılı bozma ilamının kaldırılmasına ve yukarıda yazılı değişik gerekçelerle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan karar düzeltme harcının istek halinde davalı tarafa iadesine, 28.05.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.














    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi