12. Ceza Dairesi 2017/8250 E. , 2019/5739 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : TCK’nın 89/1, 2/a-b-e, 62, 52/2-4, 53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiin, eksik inceleme ile karar verildiğine, katılanlar vekilinin, sanığın olayda asli kusurlu olması gerektiğine, keşif yapılmadan karar verildiğine, sanığın olası kastla hareket ettiğine yönelik temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Dosya içeriğine göre; 30.06.2013 günü, 15:00 sıralarında, meskun mahalde, bölünmüş asfalt yolda sanık sevk ve idaresindeki ticari taksi ile seyir halinde iken, üç yönlü kontrolsüz kavşağını geçişi sırasında, aracının ön kısmı ile gidiş istikametine göre sağ taraftaki bu cadde yönünden kavşağa girip bir an için duraklayan ehliyetsiz olan ...’ın sevk ve idaresindeki motosikletten arkada yolcu olarak bulunan katılanın atlayarak geldikleri yöne doğru koşan katılana çarptıktan sonra 27 metre fren izi bırakıp, 37 metrede durması sonucu katılanın basit tıbbi müdahale ile giderilemez, hayati tehlike geçirecek, ağır 6. derece kemik kırığı ve organlarından birinin sürekli işlev zayıflaması olacak şeklinde yaralandığı olayda; taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"nın 61/1. ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekmekte olup, dava konusu olayda sanık tali kusurlu olmakla birlikte yaralanmaların niteliği, maddede öngörülen cezanın alt sınırı nazara alınmak suretiyle, cezada orantılılık ilkesi ile adalet ve hakkaniyet kurallarına uygun bir cezaya hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden, alt sınırdan çok fazla uzaklaşılarak teşdidin derecesinde yanılgıya düşülmek suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayini;
2-TCK"nın 53/6. maddesinde, belli bir meslek veya sanatın ya da trafik düzeninin gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla işlenen taksirli suçtan mahkûmiyet hâlinde, üç aydan az ve üç yıldan fazla olmamak üzere, bu meslek veya sanatın icrasının yasaklanmasına ya da sürücü belgesinin geri alınmasına karar verilebileceği düzenlenmiş olup, aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca tayin olunacak güvenlik tedbirinin süresinin, fiilin ağırlığı ile orantılı, adalet ve hakkaniyet kurallarına uygun olacak şekilde belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, tali kusurlu ve mesleği taksi şoförlüğü olan sanığın sürücü belgesinin 1 yıl süre ile geri alınmasına karar verilmesi,
3-Sanık hakkında tayin edilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında, sanığın ekonomik ve diğer şahsî hâllerinin göz önünde bulundurulması gerektiği gözetilmeksizin, gelir durumu dikkate alınarak sanık hakkında, tayin edilen cezanın TCK"nın 52/2. maddesi gereğince günlüğü 40 TL üzerinden paraya çevrilmesi suretiyle fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 06.05.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.