16. Ceza Dairesi 2020/3122 E. , 2021/2930 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma
2- 07.11.2016 (sanık ... için)
3- 15.12.2016 (sanık ... için)
Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63. maddesi uyarınca verilen mahkumiyet kararlarının düzeltilerek istinaf başvurularının esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Ceza süresi yönünden yasal şartları oluşmadığından; sanık ... ile sanıklar ... ve ... müdafilerinin duruşmalı inceleme istemlerinin CMK"nın 299. maddesi uyarınca REDDİNE,
Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
I-) Sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... yönünden verilen mahkumiyet kararlarının yapılan temyiz incelemesinde;
Sanık ..."ın eşinin sendika üyeliğinin sanık açısından suç ve cezaların şahsiliği ilkesi uyarınca müsnet suç yönünden delil ya da örgütsel faaliyet olarak değerlendirilemeyeceği belirlenerek; BankAsya hesabında rutin bankacılık işlemlerinin yapılmasına rağmen mahkeme kabulünde sanığın BankAsya hesabına yer verilmesi dosya kapsamı nazara alındığında sonuca etkili görülmemiştir.
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanıklar müdafileri ile sanıklar ..., ..., ..., ... ve ..."ın temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK"nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA,
II-) Sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... yönünden verilen mahkumiyet kararlarının yapılan temyiz incelemesinde;
1-) Sanık ... bakımından;
a-) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16. MD-956 E. 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen Dairemizin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; "ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren bir delil olacağının" kabul edildiği gözetilerek;
ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, ByLock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, ByLock kullanıcısı olduğuna dair delilin atılı suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında; ilgili birimlerden ayrıntılı olarak ByLock tespit ve değerlendirme tutanağı getirtilip, keza UYAP bilgi havuzunda sanıkla ilgili beyan olup olmadığı da araştırılıp getirtilerek ve istinaf aşamasında dosya içerisine geldiği anlaşılan Emre Kızılırmak"a ait beyanların CMK’nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafine okunup diyecekleri sorulduktan sonra bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
b-) Çocuğunu örgütle iltisaklı okul ve dershaneye göndermenin örgütsel faaliyet olarak kabul edilemeyeceğinin gözetilmemesi,
c-) Sanık hakkında ceza tayininde, TCK"nın 62/1 maddesi uygulanırken sonuç cezanın "6 yıl 3 ay" yerine "5 yıl 15 ay" hapis cezası olarak eksik ceza tayini,
2-) Sanık ... bakımından;
a-) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16. MD-956 E. 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen Dairemizin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; "ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren bir delil olacağının" kabul edildiği gözetilerek;
ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, ByLock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, ByLock kullanıcısı olduğuna dair delilin atılı suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması ve yargılama aşamasında tartışılıp değerlendirilmesinin gerekmesi karşısında; istinaf aşamasından sonra dosyaya geldiği anlaşılan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 20.11.2017 tarihli yazısının ekinde bulunan ByLock tespit değerlendirme tutanağı getirtilip, keza UYAP bilgi havuzunda sanıkla ilgili beyan olup olmadığı da araştırılıp getirtilerek CMK’nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
b-) Sanığın BankAsya"daki hesap hareketlerinin örgüt liderinin talimatı öncesinde başlayıp devam eden rutin bankacılık işlemleri olmasına rağmen mahkeme kabulünde sanığın BankAsya hesabına yer verilmesi,
c-) Sanık hakkında ceza tayininde, TCK"nın 62/1 maddesi uygulanırken sonuç cezanın "6 yıl 8 ay" yerine "5 yıl 20 ay" hapis cezası olarak eksik ceza tayini,
3-) Sanık ... bakımından;
a-) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16. MD-956 E. 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen Dairemizin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; "ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren bir delil olacağının" kabul edildiği gözetilerek;
ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, ByLock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, ByLock kullanıcısı olduğuna dair delilin atılı suçun vasfı açısından belirleyici nitelikte olması
karşısında; soruşturma aşamasında dosyaya gelen ByLock tutanağına göre sanığın 0505 825 7640 numaralı hattında turuncu renk ByLock tespit edildiği ve User ID"nin 466779 olduğunun bildirildiği anlaşılmakla; ilgili birimlerden 466779 nolu User ID"ye ve sanığın kullandığı tespit edilecek başkaca ID"lere ait ByLock tespit ve değerlendirme tutanaklarının getirtilip, keza UYAP bilgi havuzunda sanıkla ilgili beyan olup olmadığı da araştırılıp getirtilerek ve temyiz aşamasında dosya içerisine geldiği anlaşılan Yüksel Aydın"a ait beyanların CMK’nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
b-) Sanık hakkında ceza tayininde, TCK"nın 62/1 maddesi uygulanırken sonuç cezanın "6 yıl 3 ay" yerine "5 yıl 15 ay" hapis cezası olarak eksik ceza tayini,
4-) Sanık ... bakımından;
a-) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16. MD-956 E. 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen Dairemizin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; "ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren bir delil olacağının" kabul edildiği gözetilerek;
ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, ByLock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, ByLock kullanıcısı olduğuna dair delilin atılı suçun vasfı açısından belirleyici nitelikte olması ve yargılama aşamasında tartışılıp değerlendirilmesinin gerekmesi karşısında; istinaf aşamasında dosyaya geldiği anlaşılan 484502 nolu User ID"e ait ByLock tespit değerlendirme tutanağının CMK’nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
b-) Sanık hakkında ceza tayininde, TCK"nın 62/1 maddesi uygulanırken sonuç cezanın "6 yıl 3 ay" yerine "5 yıl 15 ay" hapis cezası olarak eksik ceza tayini,
5-) Sanık ... bakımından;
a-) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16. MD-956 E. 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen Dairemizin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; "ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren bir delil olacağının" kabul edildiği gözetilerek;
ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, ByLock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, ByLock kullanıcısı olduğuna dair delilin atılı suçun vasfı açısından belirleyici nitelikte olması ve yargılama aşamasında tartışılıp değerlendirilmesinin gerekmesi karşısında; Kırıkkale Emniyet Müdürlüğünün 18.07.2017 tarihli yazısının ekinde bulunan 497969 nolu User ID"e ait ByLock tespit değerlendirme tutanağının CMK’nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
b-) Sanık hakkında ceza tayininde, TCK"nın 62/1 maddesi uygulanırken sonuç cezanın "6 yıl 8 ay" yerine "5 yıl 20 ay" hapis cezası olarak eksik ceza tayini,
Kanuna aykırı sanıklar müdafileri, sanıklar ..., ..., ... ve ..."ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında CMK"nın 307/4. maddesi uyarınca ceza miktarları yönünden kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, sanık ..."ın tutuklulukta geçirdiği süre, atılı suç için kanun maddelerinde öngörülen ceza miktarı, mevcut delil durumu ve bozma nedeni gözetilerek tutukluluk halinin devamına, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Kırıkkale 1. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 27.04.2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.