23. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/272 Karar No: 2020/82 Karar Tarihi: 14.01.2020
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2019/272 Esas 2020/82 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, davacının dava dışı işçi tarafından davacı asıl işveren kurum aleyhine ikame edilen işçilik davası sonucunda kurum tarafından ödenen işçilik alacaklarının davalı alt işverenden rücuen tahsilini talep etmesi üzerine açılmıştır. Davalı cevap vermemiş ve mahkeme davacının iş kanunundan kaynaklanan müteselsil sorumluluğu gereği dava dışı işçiye ödediği tutarı alt işverenden talep edebileceği gerekçesiyle davanın kabulüne, ancak icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermiştir. Davacı vekili kararı temyiz etmiştir. Kararın incelenmesi sonucunda, dava konusu alacağın likit olmayıp yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle icra inkar tazminatına hükmedilmemesinin doğru olmadığına karar verilmiştir. Sonuç olarak, hüküm davacı yararına bozulmuştur. Kanun maddeleri: İİK 67/2.
23. Hukuk Dairesi 2019/272 E. , 2020/82 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, dava dışı işçi tarafından davacı asıl işveren kurum aleyhine ikame edilen işçilik davası sonucunda kurum tarafından ödenen işçilik alacaklarının davalı alt işverenden rücuen tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının iş kanunundan kaynaklanan müteselsil sorumluluğu gereği dava dışı işçiye ödediği tutarı alt işveren olan davalıdan talep edebileceği gerekçesiyle davanın kabulü ile alacağın yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, kesinleşmiş mahkeme kararına dayalı rücuen tazminat isteminden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkindir. Dava konusu alacak miktarı bilinebilir, hesap edilebilir, belirlenebilir yani likit alacak niteliğinde olduğu kuşkusuzdur. Mahkemece, dava konusu alacağın bu niteliğine göre davacı yararına İİK 67/2. maddesi uyarınca icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken, alacağın likit olmayıp yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle, icra inkar tazminatına hükmedilmemesi doğru olmamıştır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 14.01.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.