11. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/12438 Karar No: 2018/4350 Karar Tarihi: 06.06.2018
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/12438 Esas 2018/4350 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2016/12438 E. , 2018/4350 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 05.04.2016 tarih ve 2014/2041-2016/672 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili; müvekkili ile davalının sigortalısı Av. ... arasında vekalet sözleşmesi yapıldığını, Av. ...’ın vekil olarak açtığı ... 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/113 Esas 2011/220 Karar sayılı davasının zamanaşımı nedeniyle reddedildiğini, vekil olarak üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmediğini ve müvekkilinin zararına yol açtığını ileri sürerek 19/09/2012 tarihli mesleki sorumluluk sigorta sözleşmesine dayanarak fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 50.000,00 TL maddi tazminatın 30/11/2010 tarihinden itibaren en yüksek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; davacının talebinin poliçe kapsamında olmadığını, talebe bağlı bir poliçe söz konusu olup geçerlilik tarihlerinde talepte bulunulmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; ... 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/113 Esas ve 2011/220 Karar sayılı dosyasına Av. ... tarafından ibraz edilen vekaletnamenin tarihinin 16.07.2010 olduğu, davada ayıp ihbarının yapılması için geçirilen 2 yıllık sürenin makul olmadığı, ayıp ihbarının süresinde yapılmaması nedeniyle zamanaşımı nedeniyle davanın reddine dair karar verildiği, Fatma Aslan’ın ürünlerin standartına uygun olmadığını/ayıplı olduğunu 25/09/2008 tarihinde ve 15/10/2008 tarihinde öğrendiği, Av. ...’ın aynı gün dava açsa dahi davanın sonucunu değiştiremeyeceği, bu nedenle Av. ...’ın kusurlu davranarak ihbar ve zamanaşımı sürelerini kaçırdıktan sonra davayı açıp davacı tarafı zarara uğratmasının söz konusu olmadığı, sigorta ettiren Av. ...’ın fiili ile davacı tarafın zararı arasında illiyet bağının mevcut olmadığı, 6102 sayılı TTK’nın 1429/1 maddesi gereğince davalı ... şirketinin de sigorta tazminatı ödeme borcunun doğmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 06.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.