13. Hukuk Dairesi 2015/43044 E. , 2016/2870 K.
"İçtihat Metni"
...vekili avukat ... ile ... vekili avukat ... aralarındaki dava hakkında Antalya 9. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 15/01/2015 tarih ve 2013/254-2015/6 sayılı hükmün Dairenin 30/09/2015 tarih ve 2015/29161-2015/27815 sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı avukatınca kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşuldu.
KARAR
Davacı, davalı idare ile aralarında imzalanan sözleşme süresince 5510 sayılı yasada yapılan değişikliğin davalı tarafından yanlış yorumlandığını ve şirketin istihkaklarından haksız kesintiler yapıldığını, 5510 sayılı yasanın 81 maddesine eklenen bende göre sigorta primlerini düzenli ödeyen ve sigortasız işçi çalıştırmayan işverenleri teşvik etmek amacıyla sigorta pirim oranının % 5 lik kısmının hazinece karşılanacağının belirtildiğini, müvekkilinin 5510 sayılı yasanın yürürlüğünden itibaren bu kanun gereğince 5 puanlık indirimleri uygulamak suretiyle sigorta primlerini tahakkuk ettirdiğini ve ödediğini, ancak davalı idarenin söz konusu pirim indirimlerini hak edişlerinden haksız olarak kestiğini ileri sürerek 57.240,12 TL"nin dava tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, ıslah dilekçesi ile talebini kesinti tarihinden itibaren faiz olarak ıslah etmiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece,davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiş, kararın onanması üzerine davalı bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair karar düzeltme itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı, hak edişlerinden haksız kesinti yapıldığını belirterek haksız yere kesinti yapılan 57.240,12 TL.nin kesinti tarihinden itibaren ticari faiziyle tahsili istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece davanın kabulü ile, 57.240,12 TL.nin kesintilerin yapıldığı tarihten itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir.Borçlar Kanunun 101/1 (6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununun 117) maddesi uyarınca muaccel bir borcun borçlusu ancak alacaklının ihtarı ile mütemerrit olur. Muaccel hale gelmiş bir borçtan dolayı alacaklının herhangi bir ihtarı yok ise anılan yasa maddesi uyarınca faize ancak dava tarihinden itibaren hükmedilmesi gerekir. Dava konusu olayda davacı,kendi hak edişlerinden kesilen dava konusu miktarların ödenmesi için dava tarihinden önce davalıya ihtar çekerek onu temerrüde düşürdüğünü iddia ve ispat etmemiştir.Bu itibarla hüküm altına alınan miktara dava tarihinden itibaren faiz uygulanması zorunludur.Mahkemece,davadan önce davalının temerrüde düşmediği gözetilerek hüküm altına alınan miktara dava tarihinden itibaren faiz uygulanması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup kararın bu nedenle bozulması gerekirken zuhulen onandığı bu kez yapılan incelemeden anlaşılmakla, davalının bu yöne ilişkin karar düzeltme isteminin kabulüne karar verilmesi gerekmiştir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, usulün 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle; davalının diğer karar düzeltme itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca davalının değinilen yöne ilişkin karar düzeltme isteminin kabulü ile, dairemizin 30.09.2015 gün ve 2015/29161-2015/27815 sayılı onama kararının kaldırılmasına, mahkeme kararının hüküm bölümünün 1.bendinde yer alan (kesinti tarihinden) sözlerinin karardan çıkartılarak yerine aynen (25.07.2013 dava tarihinden) söz ve rakamlarının yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan 57,60 TL harcın istek halinde iadesine, 04/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.