Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2018/2669 Esas 2018/12619 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/2669
Karar No: 2018/12619
Karar Tarihi: 20.09.2018

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2018/2669 Esas 2018/12619 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2018/2669 E.  ,  2018/12619 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen tapu iptali, tescil, alacak davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

    -KARAR-

    Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
    Davacı, 67 ve 102 parsel sayılı taşınmazlarının satışı için davalı ..."e vekalet verdiğini, ancak sonradan satıştan vazgeçiğini kendisine bildirdiği halde vekil ......"in vekalet görevini kötüye kullanarak taşınmazları davalı ......e temlik ettiğini, tevhit ve ifrazdan sonra oluşan 173, 174, 175, 176, 177 ve 178 nolu parsellerin de danışıklı biçimde diğer davalılara...a satıldığını ileri sürerek tapu iptali-tescile, aksi akdirde tazminata karar verilmesini istemiştir.
    Davalı ... dışındaki davalılar davanın reddini savunmuşlar; davalı ... ise davaya cevap vermemiştir.
    Davanın reddine ilişkin olarak verilen karar Dairece araştırma ve usul eksikliğinden bozulmuş; mahkemece bozmaya uyularak tamamlanan yargılama sonunda, ileri sürülen iddiaların kanıtanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Hemen belirtilmelidir ki, taşınmazların akit bedelleri ile gerçek değerleri arasında bariz fark olduğu ve vekil ...... tarafından davacıya yapılmış bir ödeme bulunmadığı hususları Daire bozma ilamında değinilen ilkeler çerçevesinde değerlendirildiğinde, dürüstlük kuralının, sadakat ve özen borcunun gözardı edilmek suretiyle vekiledenin yararı ile bağdaşmayacak bir işlem yapıldığı, böylece vekalet görevinin kötüye kullanıldığı sonucuna varılmaktadır.
    Bu durumda, vekil ile sözleşme yapan kişinin 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu"nun(TMK) 3. maddesi anlamında iyiniyetli olup olmadığı yani vekil ile çıkar ve işbirliği içerisinde hareket edip etmediği; üçüncü kişi konumundaki alıcıların da TMK"nın 1023. maddesi anlamında iyiniyetli bulunup bulunmadıkları hususlarının açıklığa kavuşturulması önem kazanır. Nitekim, bu hususlara bozma ilamında da işaret edilmiştir.


    Ne var ki, mahkemenin, bozma ilamının gereğini tam olarak yerine getirdiğini söyleyebilme olanağı yoktur.
    Hal böyle olunca, taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü için tüm delillerin birlikte değerlendirilebilmesi bakımından tefrik kararı verilen 175 nolu parselle ilgili 2015/389 es.s. davanın eldeki dava ile birleştirilmesi, toplanan ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek vekil ...... dışındaki davalıların iyiniyetli olup olmadıklarının açıklığa kavuşturulması; iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması halinde 173, 174, 176, 177 ve 178 nolu parseller yönünden tapu iptali-tescile, 175 nolu parsel yönünden tazminata karar verilmesi; aksi halde, tüm taşınmazlar yönünden vekil hakkındaki tazminat isteğinin kabul edilmesi gerekirken, yazılı biçimde hüküm kurulması isabetsizdir.
    Davacının temyiz itirazı açıklanan nedenlerden ötürü yerindedir. Kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 20.09.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.