MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kullanım kadastrosu sırasında,... Köyü çalışma alanında bulunan 3095 parsel sayılı 20.075 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve 1977 yılından itibaren ..."ün fiili kullanımında bulunduğu şerhi yazılarak, tarla vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ..., çekişmeli taşınmazı 15.11.2011 tarihli zilyetlik devir sözleşmesi ile devraldığını ve kendi fiili kullanımında olduğunu bildirerek, çekişmeli taşınmazın 500,00 metrekarelik kısmının ve bu kısımda bulunan evin zilyetliğinin kendisine ait olduğu iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu taşınmazın, yargılama sırasında 11.12.2014 tarihinde 6292 sayılı Yasa uyarınca Gülüzar Üstün ve müştereklerine satılarak adlarına tapuya tescil edilmiş olması nedeniyle, davanın görülebilme koşulu ortadan kalktığından; Mahkemece, davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, esasa girilerek hak düşürücü süre nedeni ile ret kararı verilmesi isabetsiz ise de, ret kararı sonucu itibariyle doğru olduğundan kararın, gerekçesinin belirtilen şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
12.12.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.