
Esas No: 2015/6338
Karar No: 2016/4651
Karar Tarihi: 24.10.2016
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/6338 Esas 2016/4651 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin 2008 yılında Iğdır ilinde yapacağı karayolu çalışması nedeniyle davalının taş kırma işini yapması için tarafların anlaştığını, davalının yapacağı bu iş için müvekkilinin davalıya teminat olarak ...hesap numarasına ait 33 numaralı çeke 300.000,00 TL bedel yazarak ve keşide tarihini boş bırakarak verdiğini, müvekkilinin davalının yaptığı işin karşılığı olan 300.000,00 TL"yi banka aracılığı ile davalıya ödediğini, bu durumun banka ve şirket kayıtları ile sabit olduğunu, buna rağmen davalının çeki müvekkiline iade etmediği gibi kötüniyetli olarak çekin üzerine 24.06.2011 tarihini yazarak yetkili bankadan çeki yazdırmak istediğini, müvekkilinin davalıya borcunun bulunmadığını ileri sürerek, çekin iptali ile müvekkilinin çekten dolayı borcu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davacı şirketin sadece 2008 yılında değil 2006-2009 yılları arasında işlerini yaptığını, yapılan işlere ilişkin davacı ile arasında sözleşme bulunduğunu, davacı tarafa yaptığı taşeronluk işleri nedeniyle alacaklı olduğunu, söz konusu çekin de davacı tarafça bu alacaklarına karşılık verildiğini, davacı şirketin taş kırma işi dışında şantiyenin sorumluluğunu da kendisine verdiğini, bu nedenle davacı tarafından kendisine vekâletname ile yetki verildiğini, hak ediş ödemelerini yapma, para yatırma ve çekme gibi şantiye işlerinin hepsinin kendisi tarafından bu vekâletnameye dayanılarak yapıldığını, davacı tarafça kendisine ödendiği iddia edilen paraların şantiye işleri için verilen paralar olduğunu, kendisinin çalışmaları karşılığı ve söz konusu çekle ilgili olarak verilmediğini, çekin alacağına karşılık kendisine verildiğini ve teminat amaçlı olmadığını savunarak, davanın reddi ve tazminata hükmedilmesini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; dava konusu çekin keşidecisinin davacı, lehtarının davalı, keşide tarihinin 24.06.2011, bedelinin ise 300.000,00 TL olduğu ve davalının beyaz cirosu ile tedavüle çıktığı, davalının, davacının ihale ile aldığı yol yapım işinde alt taşeron olduğu, hayatın olağan akışına göre davacının davalıya teminat çeki vermesini gerektirir bir durumun bulunmadığı, davacı tarafın ödeme yaptığını iddia ettiği, ancak yapılan ödemelerde dava konusu çeke mahsuben yapıldığına dair kayıt bulunmadığı, bu nedenle ödemelerin çek bedeline mahsuben yapıldığının anlaşılamadığı, taraflar arasında taşeronluk ilişkisi bulunduğundan davacı tarafça ödeme yapılmasının olağan olduğu, dava konusu çekin unsurlarının tamam olduğu, keşide .../...
S.2
tarihi boş senedi tedavüle koyan keşidecinin çekin keşide tarihini lehtarın takdirine bıraktığının kabul edilmesi gerektiği, davacının dava konusu çeki teminat amaçlı davalıya verdiğini yazılı delil ile ispatlayamadığı, teminat karşılığı çekin ödenmemesi için tedbir kararı verildiğinden inkâr tazminatına karar verilmesi gerektiği belirtilerek, davanın reddi ile % 40 oranında inkâr tazminata karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.