15. Ceza Dairesi 2017/34155 E. , 2020/12929 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, görevi kötüye kullanma
SUÇ TİRİHİ : 2010-2011
HÜKÜM : Sanık ... hakkında; nitelikli dolandırıcılık suçundan CMK’nın 223/2-e maddesi uyarınca beraat,
Sanık ... hakkında; hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve görevi kötüye kullanma suçlarından CMK’nın 223/2-e maddesi uyarınca ayrı ayrı beraat
Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanık ...’ın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından esasa ilişkin ve sanık ... müdafii tarafından vekalet ücretiyle sınırlı olarak, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve görevi kötüye kullanma suçlarından sanık ...’nun beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından esasa ilişkin ve sanık ... müdafii tarafından vekalet ücretiyle sınırlı olarak temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Katılan vekilinin duruşmalı inceleme isteminin, sanıkların üzerine atılı suçlar nedeniyle uygulanabilecek ceza miktarına nazaran 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nun 318. ve 5271 sayılı CMK"nın 299. maddeleri gereğince reddine karar verilerek yapılan incelemede;
Avukat olan sanık ...’nun, suç tarihinde katılanın vekili sıfatıyla Adana 14. İcra Müdürlüğü"nün 2009/12019 sayılı dosyası üzerinden borçlu aleyhine takip başlattığı, diğer sanık ... ile işbirliği içerisinde hareket edip, müvekkiline kısmen boş belgelere futbol derneğine üyelik için imza attırdığını söyleyip, bu belgelere atılan imzaları muvafakatname, ibraname, vekâlet ücreti sözleşmesi olarak düzenlemek suretiyle katılan aleyhine kullanarak, bahse konu icra dosyasından alacağa mahsuben 23.03.2010, 28.04.2010 ve 24.05.2010 tarihli reddiyat makbuzları ile 73.337,28 TL’yi tahsil ettiği hâlde, yaptığı tahsilâttan katılana sadece 10.000TL ödeyip, kalan 63.337,28TL’yi bahse konu sözleşmelere istinaden katılana vermeyerek uhdesinde tuttuğu, yine katılanın bahse konu dosya alacağının 60.000TL’lik kısmını diğer sanık ..."a temlik ettiğine dair gerçeğe aykırı belge düzenleyerek, katılanın mağduriyetine sebebiyet verdiği, bu surette sanık ...’nun üzerine atılı hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve görevi kötüye kullanma suçlarını işlediği, diğer sanık ..."ın da nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği iddia olunan somut olayda;
1) Sanık ... müdafiinin vekalet ücretiyle sınırlı temyiz isteminin incelenmesinde;
Sanık müdafiinin 12/06/2014 günlü oturumda yüzüne karşı tefhim olunan hükmü, yasal süresinden sonra 07/08/2014 tarihinde temyiz etmiş olması nedeniyle, vaki temyiz talebinin, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
2) Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan beraat hükümlerine ilişkin katılan vekilinin esasa yönelik ve sanık ... müdafiinin vekalet ücretiyle sınırlı temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanıklar savunması, katılan beyanı, tanıklar beyanı ve tüm dosya kapsamından; avukatlık ücreti sözleşmeleri, 30.12.2009 tarihli muvafakatname ve katılana ait diğer belgelerdeki imzaların katılana ait olduğu, katılanın söz konusu evrakları derneğe üye olmak kastıyla imzaladığını beyan ettiği ancak bu iddianın ispatlanamadığı, katılanın imzaladığı evrakların içeriğini bilebilecek ve okuyabilecek konumda olduğu, evrakların sahte olmadığı, sanıkların savunmalarının aksine üzerlerine atılı suçları işlediklerine dair mahkumiyetlerine yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği, sanıklara yüklenen suçların sanıklar tarafından işlendiğinin sabit olmadığı gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre katılan vekilinin, delillerin takdirinde hataya düşüldüğüne, eksik gerekçe ile karar verildiğine, sanıkların mahkumiyetine hükmedilmesi gerektiğine ilişkin ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1136 sayılı Kanun"un 168. ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13.maddesinin 5. fıkrası uyarınca, beraat eden ve kendisini vekille temsil ettiren sanık lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün ilgili kısmına "sanık ...’ın kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre belirlenen 3.000TL vekalet ücretinin Hazineden alınarak sanığa verilmesine" fıkrasının eklenmesi suretiyle hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24.12.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.