1. Ceza Dairesi Esas No: 2021/759 Karar No: 2021/860 Karar Tarihi: 10.02.2021
Kasten yaralama - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2021/759 Esas 2021/860 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen mahkumiyet hükmü temyiz edildi. Temyiz istemi kesinlik arz ettiği için reddedildi. Ancak Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun belirttiği üzere sanığın ek savunma hakkının kısıtlanması, sanığın birden fazla nitelikli hal ihlaline sebep olan eylemi neticesinde meydana gelen zararın ağırlığı ve kastının yoğunluğunun dikkate alınmaması ve sanığın hak yoksunlukları yönünden hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi nedeniyle karar bozuldu. Sanığa yöneltilen suç \"kasten yaralama\" olarak belirtilmiştir. Kanun maddeleri olarak TCK'nin 87/1-son, 86/1 ve 61. maddeleri, 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin \"Adil yargılanma hakkı\" başlıklı 6. maddesi, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın \"Hak arama hürriyeti\" başlıklı 36. maddesi ve CMK'nin 226 ve 326/son maddeleri yer almaktadır.
1. Ceza Dairesi 2021/759 E. , 2021/860 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Kasten yaralama HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: Sanık hakkında basit kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin, kesin nitelikte olduğundan bahisle 03.06.2016 tarihli ek kararla reddedildiği, usulüne uygun olarak tebliğ edilen ek kararın temyiz edilmediği belirlenerek yapılan incelemede; Yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin reddine, ancak; 1) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 25.04.2017 gün, 2015/1167 Esas ve 2017/247 sayılı Kararında belirtildiği üzere, sanığa ek savunma hakkı tanınmadan, iddianamede gösterilmeyen 5237 sayılı TCK"nin 87/1-son maddesinin uygulanması suretiyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (Pelissier ve Sassi/Fransa, No: 25444/94, P. 67, Sadak ve diğerleri/Türkiye No: 29900/96, 29901/96, 29902/96, 29903/96, 17.07.2001) kararlarında belirtildiği üzere, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin “Adil yargılanma hakkı” başlıklı 6. maddesine, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası"nın “Hak arama hürriyeti” başlıklı 36. maddesine ve CMK’nin 226. maddesine muhalefet edilerek sanığın savunma hakkının kısıtlanması, 2) Sanığın eylemi neticesinde, katılanın yüzünde sabit iz niteliğinde yaralandığı aynı zamanda hayat fonksiyonlarını hafif (1.) derecede etkileyen kemik kırığının meydana geldiği olayda, birden fazla nitelikli hal ihlaline neden olan sanık hakkında TCK"nin 86/1. maddesince temel cezaya hükmedilirken meydana gelen zararın ağırlığı ve kastının yoğunluğu da dikkate alınarak TCK"nin 61. maddesindeki ölçütler ve TCK"nin 3. maddesindeki cezada orantılılık ilkesi gözetilerek alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi, 3)Anayasa Mahkemesinin24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle, hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, CMUK"un 326/son maddesi gereğince sanığın kazanılmış hakkının dikkate alınmasına, 10.02.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.