Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2018/1951 Esas 2018/5636 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/1951
Karar No: 2018/5636
Karar Tarihi: 05.03.2018

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2018/1951 Esas 2018/5636 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2018/1951 E.  ,  2018/5636 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    DAVA TÜRÜ : ALACAK



    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:


    Y A R G I T A Y K A R A R I


    Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına göre ve özellikle; dava dilekçesinde davacının yıllık izin için 27/09/2014 tarihinde Türkiye’ye gönderildiği, ancak tekrar geri çağrılmayarak iş sözleşmesinin işveren tarafından haksız feshedildiği iddia edilmiş ise de; davalı tarafın, davacının yıllık izne ayrılması sebebiyle 28/09/2014 tarihinde Türkiye’ye döndüğünü, uçak biletinin gidiş-dönüş olmak üzere işverence alındığını, işçinin 14/10/2014 tarihinde tekrar iş başı yapması gerekirken yapmadığını ve dolayısıyla iş sözleşmesinin devamsızlık sebebiyle işverence haklı olarak feshedildiğini savunduğu; davalı tarafın savunmasını doğrular nitelikte işverence davacı adına gidiş-dönüş alınan (28/09/2014 Türkiye’ye gidiş, 14/10/2014 Türkiye’den dönüş) uçak biletleri kayıtlarının dosyaya sunulduğu; yurda giriş-çıkış kayıtlarına göre davacının 28/09/2014 tarihinde Türkiye’ye giriş yaptığı; 15/10/2014 tarihli tutanak düzenleyicisi Mustafa Kemal Korkmaz’ın davalı tanığı olarak alınan ifadesinde davacının izinden dönmediğini doğruladığı; diğer taraftan dinlenen husumetli davacı tanıkları, işveren tarafından iş sözleşmelerinin feshedildiğini ve hep birlikte Türkiye’ye gönderildiklerini beyan etmiş ise de, söz konusu tanıkların Türkiye’ye 07/10/2014 tarihinde döndükleri, davacının bu tarih itibariyle zaten Türkiye’de izinde olduğu dikkate alındığında husumetli davacı tanıklarının beyanlarına itibar edilemeyeceği; işverenin haklı fesih savunmasını kanıtladığı anlaşıldığından, kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddedilmesi sonucu itibariyle yerinde görülmüş olup, hükmün sair yönleri de usul ve kanuna uygun bulunmakla, davacının tüm temyiz itirazlarının reddi ile sonucu itibariyle doğru olan kararın bu ilave değişik gerekçeyle ONANMASINA, 05/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.