MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada ... 14.Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 10/05/2016 tarih ve 2014/568-2016/356 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava konusu meblağ 22.420 TL"nin altında bulunduğundan 6100 sayılı Kanun"un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK 3156 sayılı Kanun"la değişik 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin 08/07/2013 tarihli genel kurul toplantısında 7 gün içerisinde şirket pay sahiplerinin borçlarını ödemesinin kararlaştırıldığını, davalının şirkete olan borçlarını ödemediğini, bunun üzerine davalı hakkında icra takibine başladıklarını, davalının haksız ve mesnetsiz olarak itiraz ederek takibi durdurduğunu, davalının itirazlarının geçersiz olduğunu ileri sürerek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacıya herhangi bir borcunun olmadığını, davacı tarafından yapılan takibin haksız ve mesnetsiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; davacının incelenen 2012 yılına ait ticari defter kayıt ve belgelerinde ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin yapıldığı ve sahibi lehine delil olma özelliğini taşıdığı, davacı şirket kayıtlarında şirket ortaklarından davalıya ... Bankası aracılığı ile 10.05.2012 tarihinde 5.000,00 TL, 03.07.2012 tarihinde 5.000,00 TL ve 16.07.2012 tarihinde 5.000,00 TL olmak üzere havale yapıldığına dair defter kayıtlarının mevcut olduğu, bu havalelere ilişkin banka dekontları ve banka hesap ekstrelerinin de bulunduğunun belirlendiği, davalı tarafından kendisine yapılan bu ödemelerin şirkete geri ödendiği yönünde herhangi bir kayıt bulunmadığı, davacının davalıya ... Bankası aracılığı ile takip tarihinden önce toplam 15.000,00 TL tutarında yaptığı havale sebebi ile takip tarihinde 15.000,00 TL asıl alacağının bulunduğu ancak takip öncesi temerrüde düşüldüğüne ilişkin delil sunulmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile takibin 15.000,00 TL asıl alacak üzerinden devamına fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1. Dava, davacı şirketin davalı şirket ortağına karşı açtığı alacak istemine ilişkindir. Davalı vekilinin temyiz dilekçesinin ekindeki belgelerden davacı şirketin sicilden terkin edildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, davacı şirketin sicilden terkin edilip edilmediğinin araştırılması, sonucuna göre davacının aktif dava ehliyetinin değerlendirilerek karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
2. Bozma sebep ve şekline göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 05/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.