3. Ceza Dairesi Esas No: 2015/20685 Karar No: 2015/36827 Karar Tarihi: 24.12.2015
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2015/20685 Esas 2015/36827 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Cihanbeyli Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararın temyiz edildiği belirtiliyor. Mahkeme, sanığın başkalarına zarar vermek amacıyla demir levye kullanarak yaralama eyleminde bulunduğunu belirterek, cezasının 86/1 maddesi uyarınca belirlenmesi gerektiği, fakat ceza tayin sırasında birtakım eksiklikler yapıldığını ifade ediyor. Mahkeme ayrıca, taraflar arasındaki farklı beyanların neden olduğu belirsizlik nedeniyle mahkeme kararının sanık lehine uygulanması gereken haksız tahrik hükümlerini içermediğini belirtiyor. Son olarak, Anayasa Mahkemesi kararı nedeniyle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği vurgulanıyor. Kararda bahsi geçen kanun maddeleri ise 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 86/1, 86/3-e, 87/2-b ve 87/2-son, 29. ve 53. maddeleridir.
3. Ceza Dairesi 2015/20685 E. , 2015/36827 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 3 - 2014/34135 MAHKEMESİ : Cihanbeyli Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 28/11/2013 NUMARASI : 2010/41 (E) ve 2013/372 (K)
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; Ancak: 1) Sanığın, mağduru silahtan sayılan demir levye ile vücudunda kemik kırığı oluşacak ve organlarından birinin işlevinin sürekli yitirilmesine neden olacak şekilde yaraladığının dosya kapsamından anlaşıldığı, eyleminden dolayı, 5237 sayılı TCK"nin 86/1 maddesi uyarınca temel cezanın birden fazla nitelikli hal bulunması sebebiyle alt sınırdan uzaklaşmak suretiyle belirlenmesi, 86/3-e maddesi ile yapılan artırma sonucu 87/2-b maddesi gereğince iki kat artırım yapılması ve 87/2-son maddesi uyarınca hapis cezasının 8 yılın altında kalması halinde 8 yıla çıkartılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurularak eksik ceza tayini, 2) Olayda sanığında yaralandığının anlaşılması karşısında ilk haksız hareketin hangi taraftan geldiği hususunda taraflar arasında farklı beyanlar bulunduğu, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 22.10.2002 tarih ve 2002/4-238 Esas, 367 sayılı Kararı uyarınca ve bu kararla uyumlu Ceza Dairelerin yerleşmiş ve süreklilik gösteren kararlarında kabul edildiği üzere, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığı şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenemediğinde şüpheli kalan bu halin sanık lehine 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasını gerektirdiği halde bu hususun karar yerinde tartışılmaması, 3) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas- 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinde belirilen hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten, 1412 sayılı CMUK"un 326/son maddesi gereğince kazanılmış hakları saklı kalmak kaydıyla, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 24.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.