Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2018/687 Esas 2018/4010 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ : Sakarya 2. Sulh Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 25.07.2014 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 16.04.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar..., ... ...,... ve...tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
Davacı vekili, 15057 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesini talep etmiştir.
Davalılar duruşmada, davaya diyeceklerinin olmadığını beyan etmişlerdir.
Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu 15057 parsel sayılı taşınmazdaki ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü,...,...,...,...,...,... ve ... temyiz etmişlerdir.
1- Yapılan yargılamaya toplanan deliller ve dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2- Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalar olup, sonuçta kazanan ve kaybeden taraftan söz edilemeyeceğinden yargılama giderleri ve vekalet ücretinin taraflara payları oranında yükletilmesi gerekir.
Somut olaya gelince; davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden lehine hükmedilen vekalet ücretinin taraflara payları oranında yükletilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş ise de, bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK’nın 438/7 maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzelterek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalıların diğer temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bent uyarınca temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm sonucunun "Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden avukatlık ücret tarifesince hesaplanan 1100 TL avukatlık ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine," şeklindeki 8. paragrafının hükümden tamamen çıkarılarak yerine "Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 1.100,00 TL maktu vekalet ücretinin tapudaki payları oranında davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine ve davacının payının kendi üzerinde bırakılmasına" cümlesinin yazılmasına, hükmün DÜZELTİLMİŞ ve DEĞİŞTİRİLMİŞ bu şekli ile ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 22.05.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.