Hırsızlık - işyeri dokunulmazlığının ihlali - mala zarar verme - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2017/3318 Esas 2018/5895 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/3318
Karar No: 2018/5895
Karar Tarihi: 17.04.2018

Hırsızlık - işyeri dokunulmazlığının ihlali - mala zarar verme - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2017/3318 Esas 2018/5895 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık hakkında Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından mahkumiyet kararı verilmiştir. Ancak, mahkeme kararında yapılması gereken indirimler yapılmamış, ceza belirlenirken yanlış kanun maddeleri kullanılmış ve sanığın kazanılmış hakları gözetilmemiştir. Bu nedenle karar bozulmuştur.
5237 sayılı TCK'nın 145. maddesi (Hırsızlık), 116/4. ve 2. maddeleri (işyeri dokunulmazlığının ihlali), 119/1-c maddesi (birden fazla kişi ile birlikte işyeri dokunulmazlığını ihlal) ve 53/1. a, c, d ve e bentleri (kasten işlenen suçlardan dolayı cezalandırılan kişinin haklarından yoksun bırakılma) detaylı olarak incelenmiştir.
13. Ceza Dairesi         2017/3318 E.  ,  2018/5895 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1-Müşteki ..."na ait “... Lokantası” isimli işyerinden 5 TL bozuk para çalan sanık hakkında, suçun işleniş şekli ve özellikleri itibariyle ceza vermekten vazgeçilemeyecek ise de, hırsızlık konusunu oluşturan paranın değerinin az olması nedeniyle, 5237 sayılı TCK"nın 145. maddesi gereğince verilen cezadan belirlenecek oranda indirim yapılması gerektiğinin düşünülmemesi,
    2-Sanık hakkında, işyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan hüküm kurulurken TCK’nın 116/4. maddesi ile doğrudan temel cezanın belirlenmesi gerektiği halde, TCK’nın 116/2. maddesi ile temel cezanın belirlenip TCK’nın 116/4. maddesi ile artırım yapılması,
    3-Birden fazla kişi ile birlikte işyeri dokunulmazlığını ihlal eden sanık hakkında TCK"nın 119/1-c maddesi gereğince artırım yapılmaması,
    4-Müşteki ..."na ait “... Lokantası” isimli işyerinden 5 TL bozuk para çalındığı, olaydan hemen sonra yakalanan sanığın çorabının içerisinde bulunan 8,20 TL"nin muhafaza altına alındığı, yine sanığın üzerine atılı işyeri dokunulmazlığının ihlali suçuna yönelik olarak suçun niteliği gereği giderilmesi gereken herhangi bir zararın bulunmadığı gibi sanığın suç tarihi itibariyle herhangi bir sabıkasının da bulunmadığı anlaşılmasına rağmen, mahkemece “daha önce sabıkasına konu suçlar nedeniyle, mağdurun zararını gidermediği anlaşıldığından ve sabıkasının hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel teşkil etmesi” şeklindeki yerinde olmayan gerekçelere dayanılarak, yazılı şekilde karar verilmesi,
    5-Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer
    siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu ve kasten işlemiş olduğu suç dolayısıyla hapis cezasıyla mahkumiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
    6-Kabule göre de; Mahkemenin bozmadan önceki 06.03.2008 tarihli kararının sadece sanık müdafii tarafından temyiz edilmiş olması nedeniyle aleyhe temyiz bulunmadığı ve sanık hakkında daha önce hükmedilen hapis cezalarının ertelenmesine karar verildiği halde, bozma sonrası yapılan yargılama sonucunda sanığın kazanılmış hakkı gözetilmeden, hakkında verilen hapis cezalarının ertelenmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, işyeri dokunulmazlığının ihlali suçuna yönelik olarak, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK"un 326/son maddesi gereğince sonuç ceza bakımından sanığın kazanılmış hakkının korunmasına, 17.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.