11. Ceza Dairesi Esas No: 2016/9307 Karar No: 2018/3727 Karar Tarihi: 19.04.2018
Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/9307 Esas 2018/3727 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin genel kurul kararlarının iptali davasında mahkemeye çağrılıp dinlendiğinde, şirket adına masraf yapmış ise bu şekilde ödeme yapılmış olabileceği şeklinde beyanda bulunmuş ve resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçunu işlediği iddiasıyla kamu davası açılmıştır. Ancak, beyanın doğruluğunun incelenmesi ve diğer deliller ile birlikte değerlendirilmesi sonucu resmi belgenin doğruluğunu ispat edici bir güce sahip olmadığı belirlenmiştir. Bu nedenle, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak suçu oluşmamıştır ve sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Mahkeme, TCK'nın 206. maddesindeki suçun unsurları ve oluşumu konusunda açıklama yapmıştır. Karar TCK'nın 206. maddesini kapsamaktadır.
11. Ceza Dairesi 2016/9307 E. , 2018/3727 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan HÜKÜM : Mahkumiyet
Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2010/22 Esas sayılı dosyası ile açılan genel kurul kararlarının iptali davasında mahkemece genel kurul kararlarının icrasının geri bırakılıp bırakılmaması hususunda bilgi ve görüşü alınmak üzere şirketin yönetim kurulu başkanı sıfatıyla mahkemeye çağrılıp dinlenen sanığın mahkemeye kasten yanlış bilgi verdiği ve böylece resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçunu işlediği iddasıyla açılan kamu davasında; TCK"nın 206. maddesindeki "resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak" suçunun oluşabilmesi için, sanığın açıklamaları ile oluşturulan resmi belgenin, bu beyanın doğruluğunu ispat edici bir güce sahip olması gereklidir. Beyanı alan memur bu beyanın doğruluğunu araştırıp tahkik etmek ve daha sonra edindiği kanaata göre resmi belgeyi düzenlemek durumunda ise, bir başka ifade ile resmi belge sadece sanığın beyanına göre değil de memur tarafından yapılacak inceleme sonucuna göre meydana getirilmekte ise maddede tanımlanan suç oluşmayacaktır. Somut olayda, ...A.Ş şirketi tarafından genel kurul kararlarının icrasının geri bırakılması konusunda tedbir talebiyle açılan ve Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2010/22 Esas sayılı dosyasında görülen davada, şirketin yönetim kurulu başkanı ve yasal temsilcisi olan sanığın 09.04.2010 tarihli duruşmada "şahsen ve şirketleri tarafından..."ya herhangi bir para transferi yapmadığını, şirket adına masraf yapmış ise bu şekilde ödeme yapılmış olabileceği" şeklinde beyanda bulunması karşısında, bu beyanın doğruluğunun şirket ya da sanığın şahsi banka hesap hareketlerinin incelenmesi ve diğer deliller ile birlikte değerlendirilmesi ile tespit edilebileceği anlaşılmakla, unsurları itibariyle oluşmayan resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak suçundan sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi, Yasaya aykırı, sanık müdafiinin ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 19.04.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.