18. Ceza Dairesi 2019/8512 E. , 2019/15816 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, tehdit
HÜKÜMLENR : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre ve dosya görüşüldü:
1- Sanık hakkında hakaret suçuna ilişkin kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca, sanık ...’ın tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
2- Tehdit suçundan kurulan hükmün temyizinde ise;
Ceza Genel Kurulunun 21/12/2010 tarihli 2010/10-230 esas 2010/264 karar ve 03/04/2018 tarihli 2015/16-873 esas 2018/145 sayılı kararları başta olmak üzere birçok kararında açıkça vurgulandığı gibi, kesin nitelikteki hükümler ancak kesinlik sınırını aşar nitelikte yaptırım içermek şartıyla, suç vasfına yönelik ya da suç niteliği doğru belirlenmesine rağmen yanılgılı bir uygulama ile kesinlik sınırı içinde kalan cezaların verildiği hükümlere karşı yapılan aleyhe başvuru üzerine temyiz denetimine konu olabilecektir.
Bu açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında, Yerel Mahkemece sanık hakkında sair tehdit suçundan doğrudan verilen 500 Türk lirası adli para cezası, karar tarihi de göz önünde bulundurulduğunda, 1412 sayılı CMUK"nın, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 305. maddesi gereğince kesin nitelikte bulunmaktadır. Ancak Yerel Mahkemece tehdit eyleminin, TCK’nın 106/1. İlk cümlesinde düzenlenen tehdit suçunu oluşturduğu gözetilmeyerek suç vasfında yanılgıya düşülmüştür. Bu nedenle kesin nitelikteki sair tehdit suçuna ilişkin hükmün temyiz incelemesine tabi olduğu kabul edilerek ve tehdit suçu yönünden temyiz isteğinin reddine ilişkin ek karar kaldırılarak dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Sanığın, katılanın kullandığı cep telefonuna gönderdiği mesajda "… seni dağa kaldırınca görürsün…" şeklinde sözle tehdit etmesi eyleminin, TCK"nın 106/1. maddesinin 1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçunu oluşturduğu gözetilmeden, yerinde görülmeyen ve kanuni olmayan gerekçeyle, aynı maddesinin 2. cümlesi uyarınca hüküm kurulması,
2- 6545 sayılı Kanunla değişik 5275 sayılı Kanun"un 106/3. maddesi uyarınca ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrilemeyeceği gözetilmeyerek, para cezasının ödenmemesi halinde kalan cezanın hapse çevrilmesine karar verilmesi,
3- Sanığa atılı eylemin TCK"nın 106/1. maddesinin 1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçunu oluşturduğunun kabulü halinde ise Hükümden sonra 02/12/2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair 6763 sayılı Kanunun 34. maddesi ile değişik CMK’nın 253/1 madde hükmü uyarınca, sanığa atılı TCK nın 106. maddenin 1. fıkrasının 1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçunun uzlaştırma kapsamına alınmış olması karşısında; anılan Kanunun 35. maddesiyle değişik CMK’nın 254. maddesi gereğince sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
Kanuna aykırı ve O Yer Cumhuriyet Savcısı ve sanık ...’ın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmekle, tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 07/11/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.