10. Hukuk Dairesi 2019/250 E. , 2019/3781 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
KARAR
Dava, rucüan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozmaya uyarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum ve davalı ... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
506 sayılı Yasanın 26. maddesinde "İş kazası ve meslek hastalığı, işverenin kastı veya işçilerin sağlığını koruma ve iş güvenliği ile ilgili mevzuat hükümlerine aykırı hareketi veyahut suç sayılabilir bir hareketi sonucu olmuşsa, Kurumca sigortalıya veya haksahibi kimselerine yapılan veya ileride yapılması gerekli bulunan her türlü giderlerin tutarları ile gelir bağlanırsa bu gelirlerinin 22"nci maddede belirtilen tarifeye göre hesaplanacak sermaye değerleri toplamı (...)1 Kurumca işverene ödettirilir. (Ek cümle:29/7/2003-4958/28 md.) İşçi ve işveren sorumluluğunun tespitinde kaçınılmazlık ilkesi dikkate alınır.
İş kazası veya meslek hastalığı, 3"üncü bir kişinin kasıt veya kusuru yüzünden olmuşsa, Kurumca bütün sigorta yardımları yapılmakla beraber zarara sebep olan 3 üncü kişilere ve şayet kusuru varsa bunları çalıştıranlara Borçlar Kanunu hükümlerine göre rücu edilir......" hükmü düzenlenmiştir.
İnceleme konusu davada; 01.12.2006 tarihinde geçirdiği iş kazasında yaralanan sigortalıya ödenen peşin sermaye değerli gelir, geçici iş göremezlik ödeneği ve tedavi giderinin tahsilinin talep edildiği, dosyada alınan 14.04.2017 tarihli kusur raporunda asıl işveren DEDAŞ %40, alt işveren Elk-San Elektrik Tesisleri Taahhüt ve San.Tic.Ltd.Şti. %40, sigortalı %20 oranında kusurlu bulunduğu, mahkemece bilirkişi raporu esas alınarak davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. ... Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/7 Esas, 2015/753 Karar sayılı kararı ile DEDAŞ görevlisi ... ’nin adli para cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmiş, söz konusu karar 13.07.2015 tarihinde kesinleşmiştir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 74. (818 sayılı Borçlar Kanunu 53.) maddesi hükmü gereğince, hukuk hâkimi kesinleşen ceza mahkemesi kararındaki maddi olgu ile bağlıdır. Ceza mahkemesi kendine has usuli olanakları nedeniyle hükme esas aldığı maddi olayların varlığını saptamada daha geniş yetkilere sahiptir. Bu nedenle, hukuk hâkiminin, ceza hâkiminin fiilin hukuka aykırılığını ve illiyet bağını saptayan maddi vakıa konusundaki kabulü ve ceza mahkemesinin kabul ettiği olayın gerçekleşme şekli diğer bir deyişle maddi vakıanın kabulü konusunda kesinleşmiş olan bir mahkûmiyet veya maddi vakıa tespiti yapan beraat hükmüyle bağlı olacağı hem ilmi (Prof Dr. Kemal Gözler, “Res Judicata’nın Türkçesi Üzerine”, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, Cilt 56, Sayı 2, 2007, s.45-61 ) hem de kökleşmiş kazai içtihatlarla benimsenmiş bulunmaktadır. Şu halde, hukuk hakimi ceza mahkemesinin saptadığı maddi olaylarla bağlıdır.
Dosya içerisinde bulunan bilgi ve belgelerden TEDAŞ ile Elk-San Elektrik Tesisleri Taahhüt ve San.Tic.Ltd.Şti. arasında 19.07.2006 tarihli Diyarbakır Merkez Köyler ENH bakım, onarım çalışmalarının yapılması için sözleşme yapıldığı ve kaza olayının bu sözleşme kapsamında bakım ve onarım çalışması yapılırken meydana geldiği görüldüğünden olayda DEDAŞ’ın asıl işveren olduğu belirgindir. Dosyada alınan kusur raporunda davalı ... ’a kusur izafe edilmediği halde kurum zararından sorumlu tutulması ise hatalıdır.
Ceza davasında DEDAŞ görevlisi ... ’nin kaza olayının meydana gelmesinden sorumlu olduğu tespit edilerek mahkumiyeti yönünde karar verilmiş olduğundan ve bu nedenle işbu dosyada da aynı kişiye bir miktar kusur verilmesi gerektiğinden konusunda uzman bilirkişi heyetinden yeniden kusur raporu alınmalı, raporda davalı ...,... nin kusur durumları irdelenerek kusur oran ve aidiyetleri belirlenmeli ve sonucuna göre değerlendirme yapılarak hüküm kurulmalıdır.
Mahkemece bu hukuki ve maddi olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır olup,bozma nedenidir.
O halde, davacı Kurum ve davalı ... vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalı ..."a iadesine, 24.04.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.