10. Hukuk Dairesi 2016/17828 E. , 2019/3778 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
KARAR
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum ile davalılardan ... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davacı Kurumun tüm, davalı ...’in sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
Dosya kapsamından; 06.05.2013 tarihinde meydana gelen iş kazasında vefat eden sigortalının hak sahiplerine ödenen ilk peşin sermaye değerli gelir ve tedavi giderinin tahsilinin talep edildiği, tazminat dosyasında alınan 15.06.2015 tarihli kusur raporunda işveren ... %85, sigortalı %15 oranında kusurlu, mahkemece kusur raporu esas alınarak davalı ... yönünden davanın reddine, davalı ... yönünden davanın kabulüne hükmedildiği, dosyada maddi zararla ilgili hesap raporu alındığı ancak hak sahiplerine bağlanan gelirin artışlarla beraber hesaplandığı anlaşılmaktadır.
Sosyal Sigortalar Kanunu"nun “İşverenin sorumluluğu” başlığını taşıyan 26"ncı maddesinin birinci fıkrasında, iş kazası ve meslek hastalığı işverenin kastı veya işçilerin sağlığını koruma ve iş güvenliği ile ilgili mevzuat hükümlerine aykırı hareketi veyahut suç sayılabilir bir hareketi sonucu olmuşsa, Kurumca sigortalıya ve hak sahibi kimselerine yapılan veya ileride yapılması gerekli bulunan her türlü giderlerin tutarları ile gelir bağlanırsa bu gelirlerinin hesaplanacak sermaye değerleri toplamının, sigortalı veya hak sahibi kimselerin işverenden isteyebilecekleri miktarlarla sınırlı olmak üzere Kurumca işverene ödettirileceği belirtilmiş iken, maddede yer alan “sigortalı veya hak sahibi kimselerin işverenden isteyebilecekleri miktarlarla sınırlı olmak üzere” ibareleri, 21.03.2007 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 23.11.2006 gün ve ... Esas - 2006/106 Karar sayılı Anayasa Mahkemesi kararı ile iptal edilmiş, buna göre, sigortalı veya hak sahiplerinin tazmin sorumlularından isteyebileceği maddi zarar (gerçek zarar = dış tavan) tutarı ile sınırlı olan Kurumun rücu alacağı, iptal sonrasında, kanundan doğan, kendine özgü, sigortalı veya hak sahiplerinin hakkından bağımsız, basit rücu hakkına dönüşmüştür.
Şu durumda anılan madde kapsamında teselsül hükümlerine göre açılan rücu davalarında, gelirlerde oluşan artışlar istenilememeli, maddi zarar hesabı yapılmamalı, tazmin sorumlularının toplam kusur oranı, gelirlerin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerlerine uygulanarak hüküm kurulmalı, sorumluların sigortalıya veya hak sahiplerine yaptığı ödemelerin rücu alacağından düşülmesine olanak bulunmadığı gözetilmelidir.
Yukarıda yapılan açıklamalar kapsamında sigortalıya bağlanan gelirdeki artışlar dahil edilmeksizin hesaplama yapılarak elde edilecek sonuca göre hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı Kurum ile davalılardan ... vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ..."e iadesine, 24/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi