5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/14168 Esas 2020/7237 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/14168
Karar No: 2020/7237
Karar Tarihi: 18.06.2020

5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/14168 Esas 2020/7237 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi, 5607 sayılı Kanuna aykırılık suçu nedeniyle sanığı mahkum etti ve nakilde kullanılan aracın iadesine karar verdi. Ancak Yargıtay, nakil aracının iadesine ilişkin hükümlerin müsadere davasının konusu olması nedeniyle bozma kararıyla birlikte ortadan kalkacağına ve yeniden yapılacak yargılama sonucunda tekrar iade kararı verilmesi halinde, yasa yollarının tüketilmesi de dahil bu kararın kesinleşmesinin uzun bir süre geçtikten sonra mümkün olacağına dikkat çekti. Yargıtay, kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve suçtan zarar görmeyen Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu'nun davaya katılmalarına karar verilerek lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği konusunda da bilgilendirme yaptı.
5607 Sayılı Kanun'un 13. maddesi ve TCK'nin 54. maddesi - Nakil aracının iadesine ilişkin düzenlemeler
7242 Sayılı Kanun'un 61. maddesi ve 5607 Sayılı Kanun'un 3/22. maddesine eklenen \"Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir\" şeklindeki düzenleme
5607 Sayılı Kanun'un 5. maddesi - Kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygul
19. Ceza Dairesi         2019/14168 E.  ,  2020/7237 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet, Suçta Kullanılan Nakil Aracının İadesi


    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Yerel Mahkemece, mahkumiyet hükmü ile birlikte nakilde kullanılan aracın, 5607 sayılı Kanun"un 13. maddesi ve TCK"nin 54. maddesindeki şartların gerçekleşmemesi sebebiyle iadesine karar verildiği, iade kararının, araç hakkında açılmış müsadare davasının konusu olması bakımından, bozma kararıyla birlikte, aracın iadesi hükmünün de ortadan kalkacağı, bu durumda yeniden yapılacak yargılama sonucunda tekrar iade kararı verilmesi halinde, yasa yollarının tüketilmesi de dahil bu kararın kesinleşmesinin uzun bir süre geçtikten sonra mümkün olacağı, yasa yolu denetiminde aracın iadesi kararının hukuka uygun bulunması halinde, bu süre zarfında şahsın aracı üzerindeki hukuki tasarruf hakkından mahrum kalacağı, aksi durumun ise AİHS ek 1 Protokol 1. maddesi ve Anayasa"nın 35. maddesi ile güvence altına alınan mülkiyet hakkına haksız müdahale oluşturacağı, Yargıtay"ca bu aşamada yapılacak denetimin söz konusu sakıncaları ortadan kaldıracağı gibi, yargılamanın makul sürede bitirilmesi ilkesinin yerine getirilmesi bakımından da gerekli olduğu değerlendirilerek, temyize konu mahkeme hükmü, ceza ve müsadere bakımından iki ayrı başlıkta incelenmekle;
    I- Suçta kullanılan nakil aracının iadesi kararına yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
    Nakilde kullanılan aracın iadesine ilişkin hükümde gösterilen gerekçeler yerinde görüldüğünden, katılan vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle, HÜKMÜN ONANMASINA,
    II- Sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
    1-Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun"un 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"un 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin lehe hükümler içerdiği, yine 5607 sayılı Kanun"un 5. maddesinde 7242 sayılı Kanun"un 62. maddesi ile yapılan değişiklik ile kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"a eklenen geçici 12/2. madde gereğince değişen ve lehe sonuç doğuran kanun maddelerinin uygulanma koşullarının oluşup oluşmadığının yerel mahkemece saptanması ve sonucuna göre yeniden hüküm kurulması zorunluluğu,
    2- Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
    3- Atılı suçun niteliğine göre suçtan zarar görmeyen Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu"nun davaya katılmasına karar verilerek lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnmeye aykırı olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 18/06/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.