213 sayılı Vergi Usul Kanununa Muhalefet - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2016/2148 Esas 2016/4432 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/2148
Karar No: 2016/4432
Karar Tarihi: 17.05.2016

213 sayılı Vergi Usul Kanununa Muhalefet - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2016/2148 Esas 2016/4432 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, sahte fatura düzenlemek suçundan yargılanmış ve mahkemece beraat kararı verilmiştir. Temyiz itirazları incelendiğinde delillerin yeterli olmadığı gerekçesiyle hüküm onanmıştır. Ancak, 2004 yılına ilişkin sahte fatura düzenlemek suçundan mahkumiyet kararı verilmiştir. Yürürlükte bulunan kanunların incelenmesi sonucunda sanık hakkında yasada gerektirilen ceza türü ve üst sınırının belirtilmediği görülmüş ve temyiz itirazları yerinde bulunmuştur. Bu nedenle hüküm bozulmuş, ancak yeniden yargılama yapılması gerekmemiştir. Sanık hakkındaki kamu davası zamanaşımı nedeniyle düşürülmüştür.
Kanun maddeleri:
- 213 sayılı Vergi Usul Kanunu
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7. maddesi
- 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 9. maddesi
- 765 sayılı TCK'nun 102/4 ve 104/2. maddeleri
- 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi
- 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi
- 5271 sayılı CMK'nun 223/8. maddesi
21. Ceza Dairesi         2016/2148 E.  ,  2016/4432 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 213 sayılı Vergi Usul Kanununa Muhalefet
    HÜKÜM : Beraat

    I- Katılan vekilinin, sanık ... hakkında “2005 takvim yılında sahte fatura düzenlemek” suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Elde edilen delillerin hükümlülüğe yeter nitelik ve derecede bulunmadığı mahkemece dosya içeriğine uygun şekilde gerekçeleri gösterilerek kabul ve takdir kılınmış olduğundan katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
    II- “2004 takvim yılında sahte fatura düzenlemek” suçundan kurulan hükme ilişkin temyiz itirazlarına gelince;
    5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"un 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen suçun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suçun işlendiği tarihten temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Yasa"nın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK’nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri uyarınca istem gibi DÜŞÜRÜLMESİNE, 17.05.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.