18. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/16340 Karar No: 2015/5747 Karar Tarihi: 13.04.2015
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/16340 Esas 2015/5747 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, Kamulaştırma Yasasının değişik hükümleri uyarınca bir taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istenilmesi üzerine açılmış. Asliye Hukuk Mahkemesi, davayı kabul etmiş ancak kararın temyizi edilmiş. Yargıtay, yapılan incelemeler sonucunda sair temyiz itirazlarının yerinde olmadığına karar vermiş, ancak Kamulaştırma Yasası'nın 4650 sayılı Yasayla değişik 11. maddesinin birinci fıkrasının arazilere ilişkin (f) bendinde taşınmazın değerinin belirlenmesinde sulu ya da kuru tarım arazisi niteliği ve sulama durumu gibi hususların da dikkate alınması gerektiğine dikkat çekilmiş. Bunun üzerine mahkemenin, eksik inceleme ile hüküm kurduğu belirtilmiş ve bilirkişi raporunda dikkate alınmayan konuların araştırılarak bir karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddesi olarak Kamulaştırma Yasası'nın 4650 sayılı Yasayla değişik 11. maddesinin birinci fıkrasının arazilere ilişkin (f) bendi gösterilmiştir. Ayrıca, sulama konusu da kanunun aynı maddesi kapsamında ele alınmıştır.
18. Hukuk Dairesi 2014/16340 E. , 2015/5747 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, . .. Köyü 247 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Kamulaştırma Yasası"nın 4650 sayılı Yasayla değişik 11. maddesinin birinci fıkrasının arazilere ilişkin (f) bendinde taşınmazın dava tarihindeki mevkii ve şartlarına göre olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir üzerinden değerinin belirleneceği öngörülmekte olup bu yöntemle taşınmazın değerinin saptanmasında münavebeye alınacak ürünler yönünden sulu ya da kuru tarım arazisi niteliğinde olup olmaması önem taşıdığından; bilirkişi kurulu raporunda dava konusu taşınmazın sulu tarım arazisi olduğu belirlendikten sonra çevresinde bulunan havuzlardan alınan sularla sulandığı belirtilmiş ise de; sulamanın dava konusu taşınmazın tamamında ve her mevsim için fiilen yeterli olup olmadığı, yapılan sulamanın başkasının taşınmazındaki bir havuzdan yapılıyor olması durumunda bu sulamanın daimi ve geçerli kabul edilebilmesi için kaynak üzerinde dava konusu taşınmaz lehine bir irtifak hakkı kurulmuş olması gerektiğinden bunun varlığı ve suyun yeterliliği gibi hususlarda ayrıntılı bir biçimde araştırma yapılıp belirlenmeden, pompalama ile sulama varsa buna ilişkin yapılacak giderlerin de üretim masraflarına ilave edilmesi gerektiği düşünülmeden düzenlenen bilirkişi kurulu raporu esas alınarak karar verilmesi, Mahkemece; bilirkişi kurulundan, yukarıda belirtilen hususlarda ek rapor alınarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile hüküm kurulması, Doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 13.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.