Esas No: 2007/1454
Karar No: 2007/1329
Karar Tarihi: 25.04.2007
Kadastro Tespiti - Yargılama Giderleri Kadastro Harcı Ve Tahakkuku - Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2007/1454 Esas 2007/1329 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Taraflar arasındaki kadastro tesbiti davası sonucunda verilen hüküm incelendi. Mahkeme, dosyadaki delillere göre 3402 Sayılı Kadastro Kanunu'nun 36. maddesi gereği hüküm kurduğunu belirtti. Ancak, keşif yapılması gerektiği, dava dosyasının keşfe hazır hale getirilmiş olması ve kanıtlama yükümlülüğü kendisine ait olan gerçek veya tüzel kişinin keşif giderlerini mahkeme veznesine yatırmaması gerektiğini ifade etti. Ayrıca, taşınmaz başında iddia ve savunmanın kıymetlendirilmesi için keşif yapılması zorunlu olduğunu da belirtti. Ancak, bu dava konusu taşınmazda daha önce keşif yapıldığı tespit edildiği için mahkemenin mevcut delil durumuna göre hüküm kurması gerektiği vurgulandı. Bu nedenle, 3402 Sayılı Kadastro Kanunu'nun 36. maddesi uygulanamadı. Bu gerekçelerle, yerel mahkemece oluşturulan hüküm doğru bulundu ve temyiz itirazları reddedildi.
Kanun Maddeleri:
3402 Sayılı Kadastro Kanunu'nun 36. maddesi
7. Hukuk Dairesi 2007/1454 E., 2007/1329 K.
7. Hukuk Dairesi 2007/1454 E., 2007/1329 K.
- KADASTRO TESPİTİ
- YARGILAMA GİDERLERİ, KADASTRO HARCI VE TAHAKKUKU
- 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 36 ]
"İçtihat Metni"
Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi O Gün ve M Gün tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, dosyadaki belgeler okundu. Tetkik hakiminin açıklamaları dinlendi. Gereği görüşüldü:
İddia ve savunmaya, mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre 3402 Sayılı Kadastro Kanununun 36. maddesi hükmü gerekçe gösterilerek yazılı biçimde hüküm kurulmuş ise"de yerel mahkemenin gerekçesinde bir isabet bulunmamaktadır.
Kural olarak bir davada 3402 Sayılı Kadastro Kanununun 36. maddesi hükmünün uygulanabilmesi ve uyuşmazlığın sağlıklı biçimde çözümlenebilmesi için davada keşif yapılmasının zorunlu olması, dava dosyasının keşfe hazır hale getirilmiş olması ve kanıtlama yükümlülüğü kendisine ait olduğu saptanan gerçek yada tüzel kişinin mahkemenin verdiği makul önel yada kesin önel içerisinde keşif giderlerini mahkeme veznesine yöntemine uygun biçimde depo etmemesi gerekir. Öte yandan, ayrıca o güne değin taşınmaz başında iddia ve savunmanın kıymetlendirilmesi yönünden"de keşif yapılmamış olması zorunludur. Nevarki, somut olayda daha önce dava konusu taşınmaz başında keşif yapıldığı dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca mahkemenin mevcut delil durumuna göre hüküm kurması zorunludur. Dosya içeriğiyle saptanan bu olguların doğal sonucu olarak da 3402 Sayılı Kadastro Kanununun 36. maddesi hükmünün somut olayda uygulama yeri bulunmamaktadır. Öte yandan davacılar O ve MGün"ün 21.11.1995 günlü oturumda duruşma tutanağına geçen ve usulün 151. maddesi hükmü uyarınca yöntemine uygun şekilde belgelendirilen beyanları ile daha önce yapılan keşifte
2007/1454-1329 S.2
saptanan maddi ve hukuksal olgularda dikkate alındığında yerel mahkemece oluşturulan hükmün gerekçesinde isabet olmadığı hükmün sonucu itibariyle doğru olduğu dosya içeriği ile belirlenmiştir. Açıklanan bu nedenler göz önüne alınarak davacı O ve Mt Gün"ün yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile gerekçesinde isabet olmayan sonucu itibariyle doğru olan hükmün ONANMASINA, peşin alınan harcın mahsubu ile geriye kalan 9.86 YTL. harcın hükmü temyiz eden davacı Osman G ve M Günden alınmasına, 25.04.2007 gününde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.