11. Hukuk Dairesi 2016/13032 E. , 2018/4260 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 15. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 28.06.2016 tarih ve 2015/319-2016/520 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili ile fer"i müdahiller vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının, davalı bankaya devirden önce ... A.Ş"de bulunan vadeli hesabında mevcut 9.041,00 TL mevduatının henüz vadesi gelmeden 21/12/1999 tarihinde ... A.Ş yönetimine BDDK tarafından el konularak yönetiminin ..."ye devredildiğini, bankanın bankacılık yapma ve mevduat kabul etme izninin kaldırılarak ... A.Ş ile birleştirildiğini, davacının parasının ... A.Ş yönetimince KKTC"de paravan olarak kurulan ...Ltd."ye aktarıldığını, ... A.Ş"nin sebepsiz zenginleştiğini, bankalara olan güvenin kötüye kullanıldığını, davacının kasten yanlış yönlendirildiğini iddia ederek 9.041,00 TL mevduat alacağının paranın bankaya yattığı tarihten vade sonuna kadar akti faiz, vade sonundan fiili ödeme tarihine kadar 3095 sayılı yasanın 2. maddesi gereğince akdi faizden az olmamak üzere temerrüt faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı banka vekili, davanın zamanaşımına uğradığını, davanın ..."ye ihbarının yapılmasını, Bankacılık Yasası hükümleri ..."nin borcu üstlendiğini, davacının mevduat güvencesinde olmayan bir hesabı seçerek riski üstlendiğini, paranın yatırılacağı finans kuruluşu hakkında gerekli araştırmayı yapmamak suretiyle özenli davranmadığını, ..."de hesap açtığının bilincinde olduğunu, davacıların Off Shore hesap cüzdanı aldıktan sonra hiç bir itirazda bulunmadıklarını, davalının sorumlu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Fer"i müdahil vekilleri, ayrı ayrı davanın reddini istemişlerdir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının Kıbrıs"ta mukim ... Security Off Shore Ltd. Şti."nde 13/12/1999 tarihinde 9.041,00 TL hesap açtığı, davacının ve onun durumundaki Off Shore hesaplarına yara yatıran kişilerin ... A.Ş yöneticileri tarafından iradelerini fesada uğratılarak haksız ve hukuka aykırı bir fiile maruz bırakıldıkları, bankanın mevduat toplamak suretiyle davacının zararına sebep olduğu, bir güven kurumu olarak faaliyet gösteren ... A.Ş"nin müşteri olan davacıyı bu durumu bilerek Off Shore yönlendirdiği, davacının bankaya yatırdığı paranın davalı bankanın hakim ortaklarının sahip oldukları şirketlerin kredi ihtiyacının sağlanmasında kullanıldığı, hakim ortakların zimmet suçundan dolayı hüküm giydikleri, ceza zaman aşımına bağlı olduğundan zamanaşımı itirazının yerinde olmadığı, davalı bankanın sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile 9.041,00 TL"nin 13/12/1999 tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasanın 2/2. maddesi gereğince avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili ile fer"i müdahiller vekilleri temyiz etmiştir.
1- Fer"i müdahil ... vekilinin 15/08/2016 tarihli temyize cevap ve temyiz dilekçesinin temyiz defterine kaydedilmediği, temyiz harcının da yatırılmadığı, bu nedenle usulünce yapılmış temyiz istemi bulunmadığından feri müdahil ... vekilinin temyiz istemlerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Dava, Off-Shore hesabına aktarılan mevduatın tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. 28/05/2014 tarihi itibariyle yürürlüğe giren 6502 sayılı Yasa"nın 3/k bendinde "Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi" tüketici, 3/ı bendinde ise "Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem" tüketici işlemi olarak tanımlanmıştır. Aynı Yasa"nın 73/1. maddesinde tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirtilmiş, 83/2. maddesinde ise taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve 6502 sayılı Yasa"nın görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasının engelleyemeyeceğine değinilmiştir. HMK"nın 1. maddesinde ise görev hususunun kamu düzenine ilişkin olduğu, mahkemece yargılamanın her aşamasında resen gözetileceği düzenlenmiştir.
Somut olayda, davanın açıldığı 26/03/2015 tarihi itibariyle 6502 sayılı Yasa"nın yürürlükte olduğu, davacının ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket etmesi nedeniyle tüketici, dava konusu bankacılık işleminin de tüketici işlemi sayıldığı, yukarıda belirtilen yasa hükümleri uyarınca davaya bakma hususunda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu hususu gözetilmeksizin görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasının incelenip yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
3- Bozma sebep ve şekline göre, davalı ... vekili ile fer"i müdahil ... vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle fer"i müdahil ... vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle kararın resen BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekili ile feri müdahil ... vekilinin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 04.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.