Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/30252
Karar No: 2016/2782
Karar Tarihi: 16.02.2016

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2014/30252 Esas 2016/2782 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı-karşı davacı şirket, davacı-karşı davalının iş akdini haksız feshettiği gerekçesiyle tazminat taleplerinin reddine karar verilmesini istedi. Yerel mahkeme, davacı-karşı davalının çalışma süresinin 9 yıl 9 ay 6 gün olduğunu belirterek, iş akdinin feshedildiğini ve tazminat taleplerinin kısmen kabul edilmesine karar verdi. Ancak kararın gerekçeli ve kısa kararında çelişki bulunması nedeniyle temyiz edildiği ve hüküm bozulduğu belirtildi. Kanun maddeleri olarak, 6100 sayılı HMK'nun 298/2. maddesi ve İş Kanunu'nun 25/2. Maddesi öne çıkmaktadır.
9. Hukuk Dairesi         2014/30252 E.  ,  2016/2782 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ


    DAVA : Davacı-karşı davalı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti, ücret alacağı, fazla mesai ücreti alacaklarının, davalı-karşı davacı, ihbar tazminatı, manevi tazminat, maddi kazanç kaybı alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkemece, asıl davanın davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiştir.
    Hüküm süresi içinde davalı-karşı davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı-Karşı Davalı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 1997 yılının Şubat ayında davalı şirkette işe başladığını, askerlik görevi için işten ayrılan müvekkilinin 1999 Haziran ayında tekrar işbaşı yaptığını,...ya işe girişin 08.08.2002 tarihinde bildirildiğini, bu döneme kadar hizmetinin sadece 11 gün olarak geçtiğini, mobilya ustası olan müvekkilinin bir süredir davalı işverenin baskı ve saldırmalarına manı/ kalarak işi terke zorlandığını, son olarak bayram iznini geçirmek üzere aldığı izinle 18.09.2009 tarihinde memleketine gittiğini, davalının iş akdini devamsızlık nedeni ile haksız feshettiğini , 10 günlük mazeretini belgelendiren hastane raporunu işverene sunduğunu, ancak işverenin raporun sahte olduğunu, kabul etmediğini ileri sürerek, kıdem,ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti,ücret ve fazla mesai ücret alacaklarını istemiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı-karşı davacı vekili cevap-karşı dava dilekçesinde özetle; davacının köyüne gitmek için izin istediğini, babasının otobüsünde çalışarak bayramda kazanç elde etmek islediğini beyan ettiğini, kendisine izin verilmediğini, izin verilmediği halde köyüne gidip iş günü olan 18.09.2009 Cuma, 19.09.2009 Cumartesi. (20.-21-22.09.2009 ....) ve 23.09.2009 Çarşamba tarihlerinde işe gelmediğini, bir ayda üst üsle iki iş günü, aynı ay için 3 iş günü devamsızlık yapan davacının, daha sonra...... İlçesi Devlet Hastanesinden 22.09.2009 tarihli ihtara konu 10 günlük sağlık raporu aldığını, bu raporun inandırıcı olmadığını, bu nedenle geçerli mazeret olmaksızın işe gelmediğinden ve alınan raporun gerçekliği şüpheli olduğundan devamsızlık nedeniyle iş akdinin haklı feshedildiğini savunarak davanın reddini; karşı davasında ise davacının izinsiz olarak işe devam etmediği için şirketin aldığı siparişlerin yetişmediğini ve prestij kaybına uğradığını,ihbar öneline uymadığını ileri sürerek, maddi ve manevi tazminat ile ihbar tazminatı alacaklarını istemiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece özetle;toplanan deliller,tanık beyanları,bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamının değerlendirilmesinde;somut olayla ilgili olarak yargılamaya ilişkin kanıtların hukuksal değerlendirmesine göre; davacı-karşı davalının, davalı-karşı davacı şirkete ait işyerinde 01.01.2000 ile 07.10.2009 tarihleri arasındaki dönemde belirsiz süreli iş sözleşmesi ile Mobilya ustası olarak çalıştığı, toplam hizmet süresinin 9 yıl 9 ay 6 gün fesih tarihindeki aylık ücretinin ise net 850,00 TL olduğu,İş akdinin sona eriş şekli taraflar arasında ihtilaflıdır. 19.09.2009 tarihinin ramazan bayramı birinci günü olduğu, davalı-karşı davacı iş veren tarafından 18/09 ve 19/09/2009 tarihlerinde davacı-karşı davalı işçinin işe gelmediğinden bahisle tutanak tutulduğu, bayramın son günü olan 22/09/2009 tarihi itibari ile davacı- karşı davalının on gün rapor aldığı, bundan sonra davalı- karşı davalının 23 eylül 2009 tarihli ihtarnameyi keşide ederek davacı- karşı davalıya işe gelmediği günlere ilişkin varsa mazeretini bildirmesi aksi halde iş akdinin feshedileceğini bildirdiği, ardından 24/09/2009 tarihli ihtarnameyi keşide ederek davacı- karşı davalının sunduğu raporun şüpheli olduğu, başka bir geçerli mazeretinin bulunmadığı bu nedenle 25/09/2009 tarihinde iş yerinde olması aksi halde İş Kanunun 25/2. Maddesi gereğince iş akdinin feshedileceğinin bildirildiğinin görüldüğü,her iki tarafın kabülünde olduğu şekilde, davacı-karşı davalı 26/09/2009 tarihinde işe gittiği,davacı- karşı davalı bundan sonra 28/09/2009 tarihli ihtarı keşide ederek davalı - karşı davacı tarafa 26/09/2009 tarihinde iş akdinin sonlandırıldığını belirterek işçilik alacaklarının ödenmesini istediği,bu şekilde taraflar arasındaki iş ilişkisinin sona erdiğinin anlaşıldığı,bundan sonra 03/05/2010 tarihinde tutulan ve feshe dayanak yapılan devamsızlıkların sonuca etkili görülmediği, gelişen süreç nazara alındığında iş akdinin davalı-karşı davacı işveren tarafından 26/09/2009 tarihinde sonlandırıldığı kanatine varıldığı, bu nedenle davacı- karşı davalı lehine ihbar ve kıdem tazminatına hükmedilmiş,toplanan ve değerlendirilen kanıt durumuna göre, bilirkişi... tarafından düzenlenen bilirkişi raporundaki tespit ve değerlendirmeler oluşa uygun bulunduğu ve hükme esas alındığı, iş akdi davalı-karşı davacı işveren tarafından haklı bir neden olmaksızın feshedilen davacı-karşı davalı işçinin kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ücret alacağı, yıllık izin ücreti ve (taktiri indirim yapıldıktan sonra) fazla çalışma ücreti alacaklarının kısmen kabulüne,davalı-karşı davacı ihbar tazminatı talebi iş akdinin kendisi tarafından sona erdirilmesi nedeni ile reddine, maddi ve manevi tazminat talebi sübuta ermediğinden reddine karar verilmiştir.
    D) Temyiz:
    Kararı davalı-karşı davacı şirket vekili temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    Duruşmada tefhim edilen ve hükmün esasını teşkil eden hüküm özeti ile gerekçe arasında çelişki olması 10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas, 1992/4 karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına aykırıdır.
    6100 sayılı HMK. 298/2. maddesinde kısa karar ile gerekçeli kararın çelişkili olamayacağı yukarıda belirtilen Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı"na uygun bir biçimde yeniden düzenlenmiştir.
    6100 sayılı HMK.nun 298/2. maddesine göre “ Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz.”
    Somut uyuşmazlıkta mahkemece verilen gerekçeli kararda davacı işçinin iş akdinin fesih tarihi olarak 26.09.2009 tarihi olarak kabul edilmiş iken,davacının hizmet süresi bilirkişi raporu esas alınarak 01.01.2000-07.10.2010 olarak kabul edilmiştir. Bilirkişi raporunda.....İş Mahkemesi"nin 2009/823 E,2011/893 K sayılı ve Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleşen hizmet tespiti dosyasında ise davacının davalı işyerinde 01.01.2000- 07.10.2009 tarihleri arası aralıksız çalıştığının kabulü ile anılan tarihler arası geçen hizmet süresi 9 yıl 9 ay 6 gün olarak tespit edilmiştir. Mahkeme hükmünde ise akdin fesih tarihi olarak 02.06.2009 tarihinin yazıldığı görülmekle; hem gerekçeli karar kendi içerisinde hem de kısa karar ile gerekçeli kararın birbiri ile çeliştiği anlaşılmaktadır.
    Mahkemece karşı dava ile ilgili olarak verilen hükümde karşı davanın tümden reddedilmesine rağmen hüküm fıkrasının 7.bendinde karşı davanın kısmen reddi denilmek suretiyle hükmün de kendi içinde çeliştiği görülmektedir.
    Hüküm özeti ile gerekçeli karar arasındaki çelişki yukarıda belirtilen Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ve HMK. nun 298/2. Maddesine göre başlı başına bozma sebebidir.
    Bu nedenlerle 10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas, 1992/4 karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına, 6100 sayılı yasanın HMK.nun 298/2. maddesine aykırı olduğu anlaşılan hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    F) Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepden dolayı BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 16.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi