17. Ceza Dairesi 2020/684 E. , 2020/2127 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık ve iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suçların tarihine göre dosya görüşüldü;
I- Suça sürüklenen çocuk hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 232. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendi uyarınca gerekçeli karar başlığında suçun işlendiği zaman diliminin yazılması gerekirken yazılmaması, mahallinde giderilebilir eksiklik olduğundan, bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, uyulan bozmaya, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Önceki hüküm suça sürüklenen çocuk müdafii tarafından temyiz edildiğinden lehe bozma sonrası yapılan yargılama giderlerinin sanığa yükletilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz talebi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından bozma sonrası yargılama giderlerinin suça sürüklenen çocuktan tahsiline ilişkin kısmın çıkarılması suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II- Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, uyulan bozmaya, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Suça sürüklenen çocuğun, suça konu kabloları aldıkları yeri göstermek suretiyle soruşturma aşamasında mağdurun zararını gidererek etkin pişmanlık göstermesine rağmen 5237 sayılı TCK"nın 168/1 maddesinin uygulanmaması sonucu suça sürüklenen çocuk hakkında fazla ceza tayini,
2- Suça sürüklenen çocuğun, suça konu kabloları mağdurun iş yerinden aldıktan sonra yaklaşık 100 metre ileride ticari taksiye yüklediği sırada polis tarafından yakalandığı olayda kesintisiz bir takibin bulunmamasına ve suça sürüklenen çocuğun suça konu eşyayı egemenlik alanına geçirmiş olmasına rağmen suçun teşebbüs aşamasında kaldığından bahisle 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 35/2 maddesinin uygulanması sonucu yazılı şekilde eksik ceza tayini,
3- Suça sürüklenen çocuğun çaldığı kabloların 100,00 TL değerinde olduğunun anlaşılması karşısında, suça sürüklenen çocuk hakkında suçun işleniş şekli ve özellikleri itibarıyla ceza vermekten vazgeçilemeyecek ise de hırsızlık konusunu oluşturan malın değerinin az olması nedeniyle 5237 sayılı TCK"nın 145. maddesi uyarınca verilen cezadan belirlenecek oranda indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi suretiyle suça sürüklenen çocuk hakkında fazla ceza tayini,
4- Gerekçeli karar başlığında suçun işlendiği zaman diliminin yazılmaması suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 232. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 17/02/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.