16. Hukuk Dairesi 2016/9632 E. , 2019/8331 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında, ... Köyü çalışma alanında bulunan 512 parsel sayılı 6400 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, imar-ihya eden kişilerin zilyetlikleri yeterli süreye ulaşmadığı belirtilerek, arsa niteliği ile Hazine adına tespit edilmiş; ... ve ..."in tapu kaydına dayalı itirazları üzerine komisyonca, taşınmazın Asliye Hukuk Mahkemesinde davalı olduğundan bahisle tutanak ve eklerinin tapulama mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Davacı ... oğlu ... ve arkadaşları tarafından Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan müdahalenin men"i davası, davaya konu parsel hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Kadastro Mahkemesinde çekişmeli parsel tutanağı ile aktarılan dava dosyası birleştirilerek yapılan yargılama sırasında müdahil Hasan Güler, taşınmaz üzerinde evi bulunduğundan bahisle davaya katılmıştır. Mahkemece verilen önceki tarihli karar Yargıtay 7. Hukuk Dairesi’nin 19.02.2010 tarih, 2009/2680-2010/768 Esas, Karar sayılı ilamı ile "3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 11. maddesine göre ilan yapılması, ayrıca tutanakta ismi geçen ... ile dava dilekçesinde isimleri bulunan ... mirasçılarından ..., ... torunu ..., ölü ... oğlu ... oğlu...’un nüfus kayıtlarının getirtilerek açık kimliklerinin belirlenmesi, ölmüş iseler yasal mirasçılarının tespiti ile dava dilekçesi ve duruşma gününün usulünce tebliğ edilerek taraf koşulunun sağlanması" gereğine değinilerek bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davacılar ..., ..., ..., ... ve ..."un sabit olmayan davalarının ayrı ayrı reddine, mahkemece yapılan araştırma neticesinde davaya resen dahil edilen davacıların sabit olmayan davalarının ayrı ayrı reddine, çekişmeli 512 parsel sayılı 6400 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın tespit gibi arsa vasfıyla Hazine adına tapuya tesciline, üzerindeki evlerin davacılar ... ve...mirasçılarına ait olduğunun beyanlar hanesine yazılmasına karar verilmiş; hüküm, vekalet ücreti yönünden davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyulduğu halde, bozma ilamının gereklerinin tam olarak yerine getirilmediği, Asliye Hukuk Mahkemesinden aktarılan dava dilekçesinde taraf olarak gösterilen kişilerin tamamı usulünce davadan haberdar edilmedikleri gibi, dosya kapsamında 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 11. maddesi gereğince askı ilanının yapıldığına dair bir bilgi ve belge de bulunmadığı anlaşılmaktadır. Her ne kadar mahkemece aktarılan dava dilekçesinde yer alan davacılardan ... mirasçıları ... ve ...oğlu...’ün nüfus kayıtlarına ulaşılamadığından bahisle adlarına ilanen tebligat yapılmış ise de, dosya içerisinde bulunan ... Tapulama Mahkemesi’nin 15.03.1976 tarih, 1976/11-1976/12 Esas, Karar ve 1976/12-1976/13 Esas, Karar sayılı... ve ...’e ait veraset ilamlarında ... mirasçılarından davacı ... ve ... ile ölü... oğlu...’ün ölü oldukları ve mirasçıları belirtilmiş olup, Mahkemece bu veraset ilamlarında belirtilen mirasçıların nüfus kayıtları araştırılmamış, ölü davacılar adına ilanen tebligat yapılmıştır. Taraf teşkilinin sağlanması dava şartlarından olup, mahkemece yargılamanın her aşamasında re’sen göz önünde bulundurulmalıdır. Bu koşul yerine getirilmeden davanın esasına girilmesi doğru değildir.
O halde mahkemece öncelikle Asliye Hukuk Mahkemesinden aktarılan dava dilekçesinde taraf olarak gösterilen kişilerin tamamı usulünce davadan haberdar edilerek taraf teşkili sağlanmalı, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 11. maddesi gereğince askı ilanı yapılmalı, bundan sonra işin esasına girilerek toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Mahkemece belirtilen eksiklikler giderilmeden işin esasına girilerek hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre şimdilik sair yönlerin incelenmesine yer olmadığına, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.12.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.