Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2019/3156 Esas 2019/13136 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel mahkemece sanık ... hakkında hırsızlık suçundan verilen hüküm temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1- Müştekinin 28/08/2014 tarihli kolluk beyanın da, kendisinin... İlçesi ... mahallesinde muhtar olduğunu, bir yıl önce bölgede karayolu çalışması yapıldığı sırada yoldan çıkan 300 ton asfalt atığı malzemeyi ileride alt yapı çalışmasında ihtiyaç olduğunda kullanılmak üzere karayolu üzerinde, yoldan görülen boş bir alana döktürdüğünü, bir hafta önce malzemenin bir kısmının alındığını öğrendikleri şeklindeki anlatımı, sanık ..."nın, köy yolu yakınlarından anayol geçtiği ve yol kenarında asfalt atıkları olduğunu, bu atıklar kullanılmayıp yol kenarına bırakıldığı için atıkları kendi iş yeri önüne döktürdüğünü, şikayet edildikten asfalt atıklarını aldıkları yere bıraktıklarına dair anlatımı karşısında; asfalt atığı bir kısım malzemelerin dosya içeriğine göre 3. şahıslar yönünden sahipli olduğuna dair ayırt edici yazı, işaret, levha olmaksızın terk edildiği, bırakıldığı yerde 1 yıl kadar uzun süre kaldıktan sonra sanığın terk edilmiş cüruf-atık şeklindeki değerlendirmesiyle alıp kullanıp, başvuru üzerine iade etmesi şeklinde gerçekleşen olayda, sanığın suç işleme kastından söz edilemeyeceği, bu nedenle beraatine karar verilmesi gerektiği halde yazılı şekilide mahkumiyet hükmü kurulması,
Kabule göre de;
2- Hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK"nın 141. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK"nın 7/2. maddesi uyarınca; ""Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur."" hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK"nın 254. maddesi uyarınca aynı Kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
3- T.C. Anayasa Mahkemesinin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı kararı ile TCK"nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının da kapsam ve içerik itibarıyla değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 24/10/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.