11. Hukuk Dairesi 2016/12870 E. , 2018/4243 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 10/02/2016 tarih ve 2013/543-2016/67 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi asıl dava yönünden davalı ... vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Asıl dava yönünden davacılar vekili, davacılar ile davalının birlikte ortağı olduğu ...Sağlık Destek Hizmetleri Medikal Organizasyon Yayıncılık Reklam ve Prodiksiyon Tic. Ltd. Şti."nin iki adet müdürünün bulunduğunu, bunlardan birinin davacı ..., diğerinin davalı olduğunu, davalının kendisi ile eşine ait ... Dış Ticaret Sanayi Limited Şirketine davacıların ortak olduğu şirketten usulsüz faturalar temin ederek şirket hesaplarına işlediğini, haksız kazanç elde ettiğini, ortak oldukları şirketten tek başına para çekme yetkisi olmamasına rağmen para çektiğini ve şirketin amacına uygun olmayan harcamalar yaptığını, zimmetine geçirdiğini, kendisinin ve eşinin ortağı olduğu şirkette hizmet ödemesi altında ödemeler yaptığını, bu şekilde şirketin içini boşalttığını iddia ederek davalının TTK’nın 638. maddesi gereğince şirket ortaklığından çıkarılmasını, bu talebin kabul edilmemesi halinde davalının TTK’nın 630. maddesi gereğince şirketteki müdürlük yetkilerinin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiş, birleşen dava yönünden davalı, davanın reddini istemiştir.
Birleşen dava yönünden davacı vekili, davalının müdürlük görevini yapmadığını, şirketin işlemeyemez hale geldiğini, şirket adına para çekme yetkisi ancak müşterek imza ile olduğu ve davalının işlemlere iştirak etmemesinden dolayı şirket hesabında para olmasına rağmen şirket borçlarının ödenmediğini, davalının rekabet yasağına aykırı davrandığını, şirket alacaklarının tahsiline engel olduğunu, tek başına şirket hesabından para çektiğini ve nereye harcadığının belli olmadığını iddia ederek TTK’nın 630. maddesi uyarınca davalının şirketteki müdürlük yetkilerinin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiş, asıl dava yönünden davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; dava konusu ...Sağlık Destek Hiz. Med. Org. Yay. Rek. Pro. ve Tic. Ltd. Şti.’de %25 hisse ile ..., %25 hisse ile davalı ... ve %50 hisse ile ..."nin pay sahibi olduğu, davalı ...’ın, ... ile birlikte 5 seneliğine banka ve özel finans kurumunda yapılacak her işlem için müştereken, bunlar dışındaki her hususta şirketi münferit imza ile temsil ve ilzama yetkili kılındığı, asıl davada davalı ..."nin haklı sebeple ortaklıktan çıkarılmasını gerektirecek haklı sebeplerin bulunmadığı, ... ile ..."nin banka işlemlerinde birlikte şirketi temsile yetkili olmalarına rağmen ..."ın bankadaki işlemler için imza atmaya gelmemesi sebebiyle diğer yetkili ..."nin tek başına banka işlemlerini yaptığı, çekilen paraları şirketin hesaplarına yatırdığı veya şirket için harcadığı, zimmetinde şirketin parasının bulunmadığı, bunun dışındaki iddiaların yerinde olmadığı, her iki yetkilinin bundan sonra bir araya gelerek müdürlük görevlerini birlikte ifa edemeyecekleri gerekçesiyle asıl ve birleşen davada müdürlerin yetkilerinin kaldırılmasına, diğer taleplerin reddine karar verilmiştir.
Kararı asıl dava yönünden davalı ... vekili temyiz etmiştir.
Asıl dava davalının şirketten çıkarılması, mümkün olmadığı takdirde şirket müdürlüğünden azli istemine, birleşen dava, davalının şirket müdürlüğünden azli istemine ilişkin olup, mahkemece taraflarca ileri sürülen iddiaların yerinde olmadığı, her iki yetkilinin bundan sonra bir araya gelerek müdürlük görevlerini birlikte ifa edemeyecekleri gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın kabulü ile şirket müdürleri ... ve ...’ın müdürlük yetkilerinin kaldırılmasına karar verilmiştir. Ancak, Türk Ticaret Kanunu’nun 630/2. maddesi uyarınca, her ortak, haklı sebeplerin varlığı durumunda yöneticilerin yönetim hakkının ve temsil yetkisinin kaldırılmasını veya sınırlandırılmasını mahkemeden isteyebilir. Bu durumda, mahkemece her iki yetkilinin bundan sonra bir araya gelerek müdürlük görevlerini birlikte ifa edemeyecekleri gerekçesinin anılan kanun maddesi uyarınca haklı sebep teşkil etmediği hususu gözetilmeksizin asıl dava yönünden temyiz eden davalı ...’nin müdürlük görevinden azline karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın temyiz eden davalı ... yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle asıl dava yönünden davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı ... yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 04/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.