Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2014/1407 Esas 2016/3199 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/1407
Karar No: 2016/3199
Karar Tarihi: 31.03.2016

Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2014/1407 Esas 2016/3199 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, suç uydurma ve nitelikli zimmet suçundan mahkum edilmiştir. Ancak temyiz incelemesi sonucunda, zimmet suçunun 5237 sayılı Yasa'nın 53/1-d maddesi uyarınca işlendiği, suç uydurma suçunun da mahkumiyet hükmü arasında kalmıştır. Temyiz itirazlarının reddiyle nitelikli zimmet suçuna verilen mahkumiyet hükmü onanmıştır. Ancak suç uydurma suçundan verilen hüküm, gerçek içtima kuralı ve TCK'nın bileşik suçlara ilişkin hükümlerine aykırı olduğu için bozulmuştur.
5237 sayılı Kanun'un suçlar ve cezalar bölümünde, suçların içtimaı dışında, işlenen her bir suçla ilgili olarak ayrı ayrı cezaya hükmedileceği belirtilmiştir. Ancak suçların içtimaı bölümünde tanımlanan bileşik suçlar için ayrı bir kural getirilmiştir. Bileşik suçlar, biri diğerinin unsurunu veya ağırlaştırıcı nedenini oluşturması dolayısıyla tek fiil sayılan suçlardır ve içtima hükümleri uygulanmayacaktır. Bileşik suçun unsuru veya ağırlaştırıcı sebebi, suçun içinde mutlaka ve ayrıca gösterilmelidir.
Kanun Maddeleri:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 247/2. maddesi
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 42. maddesi
5. Ceza Dairesi         2014/1407 E.  ,  2016/3199 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Suç uydurma, zimmet
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    Sanık hakkında nitelikli zimmet suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
    Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı TCK"nın 53. maddesinde yer alan bazı ibarelerin iptali ilişkin kararının infaz aşamasında nazara alınması mümkün görülmüş, sanığın yüklenen zimmet suçunu 5237 sayılı Yasanın 53/1-d maddesindeki hak ve yetkiyi kötüye kullanmak suretiyle işlediği kabul edilmesine rağmen hakkında aynı Yasanın 53/5. maddesinin uygulanmaması karşı temyiz bulunmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
    Delillerle iddia ve savunma duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş sübutu kabul olunan fiilin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan yerinde görülmeyen sanığın temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA,
    Sanık hakkında suç uydurma suçundan verilen hükmün temyiz incelemesine gelince;
    Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19/02/2013 tarih 2012/6-1523 Esas, 2013/66 sayılı Kararında da açıklandığı üzere; 5237 sayılı TCK’da "kaç fiil varsa o kadar suç, kaç suç varsa o kadar ceza vardır" ilkesi esas alınmış, dolayısıyla da gerçek içtima kuralı benimsenmiştir. Suçların içtimaı dışında, işlenen her bir suçla ilgili olarak ayrı ayrı cezaya hükmedilecektir. Bu kuralın istisnaları ise TCK’nın “suçların içtimaı” bölümünde, 42 (bileşik suç), 43 (zincirleme suç) ve 44. (fikri içtima) maddelerinde düzenlenmiştir.
    5237 sayılı TCK"nın benimsediği sistematik içerisinde gerçek içtima kuralının istisnalarından olan ve öğretide bir normun diğeri tarafından tüketilmesi ilkesi altında görünüşte içtimanın bir türü olarak incelenen bileşik suç, anılan Kanunun 42. maddesinde; "Biri diğerinin unsurunu veya ağırlaştırıcı nedenini oluşturması dolayısıyla tek fiil sayılan suça bileşik suç denir" şeklinde tanımlanmış ve bu tür suçlarda içtima hükümlerinin uygulanmayacağına yer verilmiştir. Ceza Genel Kurulunun 13/02/1984 gün ve 322-64 sayılı kararında da; "eriyen ve eriten başka bir ifade ile kaynaşan suçlardan biri diğerinin unsuru veya ağırlaştırıcı sebebini teşkil ettiğinde bu hususun yasada açıkça gösterilmesi şarttır ve bu şart suç ve cezaların kanuniliğinin gereğidir" denilerek bileşik suçta unsur ya da ağırlaştırıcı nedeni oluşturan suçun, bileşik suç olarak düzenlenen bağımsız suçun içinde mutlaka ve ayrıca gösterilmesi gerektiği vurgulanmıştır.
    Yukarıda yapılan açıklamalar neticesinde, sanığın yönetim kurulu başkanı olduğu ... Mahallesi .... ve .... Köyleri ...... Kooperatifine ait süt tankını başkasına satarak mal edinmesine rağmen çalındığını belirterek polis merkezine başvurması şeklinde gerçekleştiği kabul edilen eyleminin TCK"nın 247/2. maddesinde düzenlenen nitelikli zimmet suçunun “zimmetin açığa çıkmamasını sağlamaya yönelik hileli davranış” unsurunu oluşturduğu gözetilmeden, TCK"nın 42. maddesinde tanımlanan bileşik suç kuralına aykırı şekilde nitelikli zimmet yanında suç uydurma fiilinden de ayrıca mahkumiyet hükmü kurulması,
    Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 31/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.