Esas No: 2008/4167
Karar No: 2008/4916
Karar Tarihi: 11.11.2008
Kesin Hüküm - Muhtesat - Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2008/4167 Esas 2008/4916 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı tarafın, taşınmaz üzerinde bulunan zeytin ağaçlarının aidiyetinin tespiti istemine ilişkin açılan davanın, daha önce kesinleşen bir tapu iptali ve tescil davasının reddi doğrultusunda verilen hükme aykırı olduğu belirlenmiştir. Mahkeme, kesin hüküm karşısında davacının bu istemi yapamayacağına ve muhtesatlar nedeniyle alacak davası açma hakkının bulunmadığına hükmetmiştir. Kararda, hükümün kamu düzenine ilişkin istek olmasa bile her durumda re'sen gözetilmesi gerektiği ve aynı konu ile ilgili sonraki uyuşmazlıkların önceki kesin hüküme göre çözümlenmesi zorunluluğuna dikkat çekilmiştir. Kararda, 1086 S. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 237. maddesi de açıklayıcı bir şekilde anlatılmıştır.
7. Hukuk Dairesi 2008/4167 E., 2008/4916 K.
7. Hukuk Dairesi 2008/4167 E., 2008/4916 K.
- KESİN HÜKÜM
- MUHTESAT
- 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 237 ]
"İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca duruş-malı olarak incelenmesi istenilmekle, dosyadaki belgeler incelendi. Tetkik hakiminin raporu okundu, açıklamaları dinlendi. Gereği görüşüldü:
İddianın öne sürülüş biçimi, davalı tarafın savunması, dava dosyası kapsamında duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre dava, niteliği ve içeriği itibariyle 2977 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan zeytin ağaçlarının (muhtesatların) aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir.
Somut olayda, davacı tarafın genel mahkemede kesinleşen kadastroya karşı açtığı hakka etkin ayın davası niteliğindeki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda davanın hükme bağlanarak davanın reddi doğrultusunda davacının aleyhinde verilen hükmün yargı denetiminden geçerek kesinleştiği dosya içeriği ile belirlenmiştir. Çoğun içinde azın da var olduğu kuralı gözönüne alındığında, az yukarıda sözü edilen davada verilen ve kesinleşen hükmün 2977 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan muhtesatın niteliğindeki zeytin ağaçlarının davacı tarafa ait olmadığı, davacının anılan muhtesat niteliğindeki zeytin ağaçları üzerinde hukuken korunması gerekli bir hakkının bulunmadığı yönünde kesin hüküm oluşturduğu kuşkusuzdur. Saptanan bu olgular karşısında açık bir deyişle kesin hüküm karşısında davacının 2977 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan muhtesat niteliğindeki zeytin ağaçlarının aidiyetinin tespitini isteyemeyeceği gibi, muhtesatlar nedeniyle de
davacının alacak davası açma hakkının bulunduğundan da söz edilmesine hukuken olanak yoktur.
Kural olarak, kesin hüküm kamu düzenine ilişkin istek olmasa bile yargılamanın her aşamasında mahkemece re"sen gözetilmesi gerekli olumsuz dava koşullarındandır. Öte yandan, aynı konuda ya da aynı konularla ilgili olarak koşulları Usulün 237. maddesi hükmünde öngörülen biçimde yanlar arasında kesin hükmün varlığı halinde aynı konuda ya da aynı konulardaki sonraki günlü uyuşmazlıkların önceki günlü kesin hükme göre çözümlenmesi zorunludur. Gerçekten bu hukuksal olgu, sağlıklı sonuca varmanın temel koşullarındandır.
Mahkemece bu hukuksal olgular dikkate alınarak yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığından, davacı Nihal vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükmün (ONANMASINA), harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, 11.11.2008 gününde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.