11. Ceza Dairesi 2017/2301 E. , 2021/2115 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura düzenleme
HÜKÜM : Mahkumiyet
I- Sanığın temyiz nedenlerinin incelenmesinde;
Sanığın, yokluğundan verilip 02/10/2014 tarihinde usulüne uygun şekilde tebliğ edilen hükmü, CMUK"nin 310/1. maddesinde belirtilen bir haftalık yasal süre geçtikten sonra 13/10/2014 tarihinde temyiz ettiği anlaşıldığından, yasal süresinden sonra yapılan temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
II- Cumhuriyet savcısının temyiz nedenlerinin incelenmesine gelince;
1- Sanık hakkında 2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçlarından açılan kamu davasında, sanığın savunmasında suçlamaları kabul etmediğini, firmayı kurduktan sonra herhangi bir mal alımı ya da satımı olmadığını, işlerle ... ve ... isimli kişilerin ilgilendiğini, sahte fatura düzenlemediğini savunması, temyiz dilekçesinde de ... ve ... isimli kişilerin kendisini iş vaadiyle kandırarak üzerine şirket kurduklarını ancak kendisinin fatura düzenlemediğini savunması karşısında; maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespit edilmesi bakımından;
a) İlgili vergi dairesinden ve faturaları kullanan mükelleflerden de araştırılmak suretiyle fatura asıllarının temin edilmesi, faturalar sanığa gösterilerek yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması, kendisine ait olmadığını ... veya ...’e ait olduğunu söylemesi halinde; bu kişilerin açık kimlik ve adres bilgilerinin tespiti ile tanık olarak çağrılmaları, duruşmada çekinme hakları hatırlatıldıktan sonra faturalar gösterilerek yazı ve imzaların kendilerine ait olup olmadığının sorulması,
b) ... veya ...’in de faturalardaki yazı ve imzaların kendilerine ait olmadığını söylemeleri halinde; sanık ve bu kişilerin yazı ve imza örnekleri ile faturalardaki yazı ve imzaların kime ait olduğu konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılması,
c) Faturalardaki yazı ve imzaların sanığa ya da ... veya ...’e ait olmadığının anlaşılması ya da bu kişilere ulaşılamaması halinde ise;
aa) Faturaları kullandığı belirlenen mükellefler hakkında karşıt inceleme raporu düzenlenip düzenlenmediğinin ilgili vergi dairesinden sorulması, düzenlenmiş ise onaylı örneklerinin getirtilmesi,
bb)Aynı mükellefler hakkında dava açılıp açılmadığının araştırılması; dava açılmış ise dosyalarının getirtilip incelenerek ilgili belgelerin onaylı örneklerinin dosyaya alınması,
cc)Faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişiler, tanık sıfatıyla duruşmaya çağrılarak, CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatıldıktan sonra sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıkları, sanığı tanıyıp tanımadıkları ve faturaların düzenlenmesi konusunda sanığın bir iştiraki bulunup bulunmadığının sorulması,
dd) Mükellef şirkete ait beyannamelerin ne şekilde verildiği araştırılarak varsa muhasebecisinin tespit edilip, CMK’nin 46/1-c. maddesi uyarınca çekinme hakkı hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi, kendisinden beyannamelere konu faturaları getiren kişinin kim olduğunun sorulması,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile mahkûmiyet hükümleri kurulması,
2- Kabule göre de;
a) Aynı takvim yılı içinde birden fazla sahte fatura düzenlemek eyleminin zincirleme suç oluşturduğu ve sanık hakkında TCK"nin 43. maddesi hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
b) Sahte fatura düzenlemek ve kullanmak suçlarının birbirinden ayrı ve bağımsız suçlar olduğu, bu suçların birbirine dönüşmeyeceği; sanık hakkında 2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçundan kamu davası açıldığı gözetilmeden; hüküm fıkrasında suç adının “sahte fatura düzenlemek veya kullanmak” olarak belirtilmesi suretiyle hükümlerin karıştırılması yasaya aykırı,
c) 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısının temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03.03.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.