Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/1298
Karar No: 2021/2679
Karar Tarihi: 09.06.2021

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/1298 Esas 2021/2679 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2021/1298 E.  ,  2021/2679 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı Yapı ve Kredi Bankası AŞ vekili Av. ... tarafından davalılar ..., ... ve ... aleyhine 22.03.2016 gününde verilen dilekçe ile davalılar arasında yapılan tasarrufların iptali istemli davanın mahkemece yapılan yargılaması sonunda; davanın reddine dair 10.10.2017 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    KARAR

    Davacı vekili davacının, davalı ... ve davalı ...’den alacaklı olduğunu, Konya 10. İcra Müdürlüğü’nün 2015/ 8780 ve 8787 sayılı dosyalar ile aleyhlerine icra takibi yapıldığını, davalı borçlular adına kayıtlı malvarlığına rastlanılmadığını, borçluların adına kayıtlı gayrımenkullerin davalı ...’e, mal kaçırma gayesi ile devredildiğinin tespit edildiğini beyan ederek davalılar arasındaki tasarrufların iptali ile cebri icra yolu ile alacağın tahsiline yetki verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı borçlu ... ve ... vekili ile davalı ... vekili davanın reddini istemişlerdir.
    Mahkemece toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre davanın reddine karar verilmiş , karar süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava İİK 277 ve devamı maddelerine göre açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
    Bu tür davaların dinlenebilmesi için,davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. Özellikle İİK.nun 278.maddesinde akdin yapıldığı sırada kendi verdiği şeyin değerine göre borçlunun ivaz olarak pek aşağı bir fiyat kabul ettiği ve yasanın bağışlama hükmünde olarak iptale tâbi tuttuğu tasarrufların iptali gerektiğinden mahkemece ivazlar arasında fark bulunup bulunmadığı incelenmelidir. Aynı maddede sayılan akrabalık derecesi vs. araştırılmalıdır. Keza İİK.nun 280.maddesinde malvarlığı borçlarına yetmeyen bir borçlunun alacaklılarına zarar vermek kastıyla yaptığı tüm işlemler, borçlunun içinde bulunduğu mali durumu ve zarar verme kastının işlemin diğer tarafınca bilindiği veya bilinmesini gerektiren açık emarelerin bulunduğu hallerde tasarrufun iptal edileceği hususu düzenlendiğinden yapılan işlemde mal kaçırma kastı irdelenmelidir. Öte yandan İİK.nun 279.maddesinde de iptal nedenleri sayılmış olup bu maddede yazılan iptal nedenlerinin gerçekleşip gerçekleşmediği de takdir olunmalıdır.
    Mahkemece; dava konusu gayrımenkullerin tapuda gösterilen değerleri ile tasarruf tarihindeki gerçek değerleri arasında misli aşan fark bulunmamasına ve davalı ...’nin davalı borçlunun durumunu bilen ve bilmesi gereken kişilerden olduğunun ispat edilememesine göre davanın reddine karar verilmişse de varılan sonuç dosya kapsamına göre uygun görülmemiştir.
    Somut olayda davacının, davalı borçlu ... ve davalı ...’den alacaklı olduğu, davalı borçlu aleyhine Konya 10. İcra Müdürlüğü’nün 2015(/8780 ve 8781 sayılı dosyalar ile takip yapıldığı, takiplerin kesinleştiği, icra dosyalarından düzenlenen 03.02.2016 ve 10.09.2015 tarihli haciz tutanaklarının İİK 105 kapsamında geçici aciz vesikası hükmünde olduğu, davanın da 5 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı, anlaşılmıştır.
    Mahkeme gerekçesinde bedel farkı olmadığı belirtilmişse de; dava konusu olup, davalı borçlu ...’den davalı ...’e devredildiği anlaşılan Konya İli, ..., ..., 2915 ada, 49 parselde zemin kat 3 nolu bağımsız bölüm niteliğindeki dükkanın 13.07.2015 tarihinde 40.000 TL bedel ile devredildiği ancak dosyadan aldırılan bilirkişi raporuna göre devir tarihindeki gerçek değerinin 110.000 TL olduğu, yine ... ve ... tarafından davalı ...’e devredilen ... Mahallesi, 28947 ada, 1 parselde kayıtlı arsanın 29.07.2015 tarihinde tapuda 1000 TL bedel ile devredildiği, dosyadan aldırılan bilirkişi raporunda ise tasarruf tarihindeki değerinin 3000 TL olduğu, anlaşılmıştır.
    Güçlü delil niteliğindeki Yargıtay 17 Hukuk Dairesi’nin 2019/3842 E- 2021/8248 K sayılı ilamında da belirtildiği üzere, davalı borçlular ile davalı ...’nin hemşeri olması, davalı ..."in dava konusu iki taşınmaz dışında davalı ..."ye üç taşınmaz, borçlunun kardeşi Mehmet Ali"nin de davalı ..."ye iki taşınmaz olmak üzere toplam yedi taşınmaz satmaları, emekli öğretmen olan Ali"nin kısa sürede borçlu ve kardeşinden yedi taşınmaz alması, dava konusu iki taşınmazın 14.07.2015 tarihinde satılmasına rağmen halen bedelsiz olarak borçlunun kullanımında olması dikkate alındığında ve iş bu dava dosyasına konu yukarda belirtilen bazı gayrımenkuller yönünden de bedel farkının bulunduğunun da anlaşılmasına göre dava konusu tüm taşınmazlar yönünden davanın İİK"nun 280/1 maddesi gereğince kabulüne karar verilmesi gerekirken dosya kapsamı, ve mevcut delil durumuna uygun olmayan gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 09.06.2021 gününde oybirliği ile karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi