Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Suç tarihinin 10.10.2007 tarihi olduğunun kabulü ile yapılan temyiz incelemesinde; 1-Sanık hakkında suç tarihinden önce 08.03.2007 tarihinde sayaç ayar panosunun yanık olduğu ve pense izlerinin görülmesi üzerine sayacın dijitale çevrilmesi için uyarı yapıldığı, 10.10.2007 tarihinde düzenlenen tutanakta sayaç akım trafo bağlantılarının yanlış yapıldığı ve sayacın 2/3 oranında esksik tüketim yapar hale getirildiğinin belirlendiği, 30.04.2008 tarihli sayaç ayar raporunda ise numaratöre müdahele edildiğinin belirlendiği, bu suretle atılı suçun işlendiğinin sabit olması karşısında; ziraat bilirkişisinin yokluğunda keşif yapılarak bilirkişi raporu alındığı, alınan bu bilirkişi raporunda ise sayaçta oynama olduğu tespit edilmesi rağmen, oynama olan döneme ait tüketim föylerinin tüketim hesabına esas alınması karşısında; sanığın kaçak tüketime konu olan dönemde ektiği ürün çeşidi, ektiği dönüm ve sulama saati ziraat bilirkişi tarafından dikakte alınarak ek bilirkişi raporu alınmadan, yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak snaık hakkında beraat kararı verilmesi, 2-2.07.2012 tarihinde kabul edilerek, 28344 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ve 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava Ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun Geçici 2. maddesinin l. fıkrası uyarınca aynı maddenin 2. fıkrası gereğince, şikayetçi kurumun zararını tazmin etmesi halinde sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gözetilerek, sanığın kurumun zararını giderip gidermediği sorularak, gidermediğinin tespiti halinde, ziraat bilirkişisi raporu sonucu elekrik bilirkişisi tarafından belirlenecek normal tarifeye göre vergiler dahil, cezasız kaçak kullanım bedeline ilişkin zararın belirlenmesi, bunun sanığa tebliği ile zararı gidermesi halinde 6352 sayılı Yasanın Geçici 2/2 maddesi gereğince hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verileceğine dair bildirimde bulunularak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 16.04.2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.