MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli zimmet
HÜKÜM : Mahkumiyet


Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelendi;
CMK"nın 260/1. maddesine göre katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş olan Hazinenin kanun yoluna başvurma hakkının bulunması ve hükmün 25/11/2013 havale tarihli dilekçe ile vekili tarafından temyiz edilmesi karşısında, 3628 sayılı Yasanın 18. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak CMK"nın 237/2. maddesi uyarınca katılma talebinin kabulüne, temyiz isteminin vekalet ücreti ile sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
PTT Genel Müdürlüğünün zimmet suçunun zarar göreni olduğu, bu sıfatının gereği olarak CMK"nın 234/1-b maddesi gereğince kovuşturma evresinde sahip olduğu davaya katılma ve diğer haklarını kullanabilmesi için duruşmadan haberdar edilmesi gerektiği halde, iddianamenin ve duruşma gününün tebliğ edilmemesi suretiyle CMK"nın 233 ve 234. maddelerine aykırı davranılarak davaya katılma hakkının kısıtlanması,
Kabule göre de;
Zimmete konu miktarının sanık tarafından 14/02/2012 tarihinde ödendiği, bu itibarla etkin pişmanlığın soruşturma aşamasında gerçekleştiği gözetilmeden TCK"nın 248/2-1. cümle yerine aynı maddenin 1. fıkrası uygulanarak eksik ceza tayini,
Hesap hatası sonucu 1 gün noksan hapis cezasına hükmolunması,
Adli sicil kaydında suç tarihi itibarıyla hukuki sonuç doğurmayan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair ilam bulunan sanık hakkında temel ceza alt sınırdan belirlenip, yargılama sürecindeki tutum ve davranışları olumlu kabul edilerek TCK"nın 62 ve 51. maddelerin uygulanmasına karşın, bu sefer "kasıtlı suçtan mahkumiyetinin bulunması, kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu, suçun işlenmesindeki özellikler dikkate alındığında olumlu kanaat oluşmadığı" biçimindeki çelişkili gerekçelerle CMK"nın 231. maddesinin uygulanmaması,
Hükmedilen erteli hapis cezasının kısa süreli olmadığı nazara alınarak TCK"nın 53/3. maddesine göre sanığın kendi altsoyu yönünden 53/1-c maddesindeki haklardan yoksun bırakılamayacağının gözetilmemesi ve Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve E. 2014/140; K. 2015/85 sayılı Kararının 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK"nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii, katılan Hazine vekili ve müşteki ... vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 30/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.