Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/1312
Karar No: 2021/2678
Karar Tarihi: 09.06.2021

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/1312 Esas 2021/2678 Karar Sayılı İlamı

Özet:


6183 sayılı Yasadan kaynaklı tasarrufun iptali davası görülmüştür. Davacı, davalı borçlu ...’ın ödenmemiş vergi borcu sebebiyle alacaklı durumunda olduğunu ve davalı borçlunun adına doğacak hak edişlerini babası olan diğer davalıya temlik ettiğinin tespit edildiğini beyan etmiştir. Davalılar ise davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin bozma kararı sonrası yapılan yargılama neticesinde, davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiştir. Kanun maddeleri olarak, 6183 sayılı Yasadan kaynaklı tasarrufun iptali davası açılmış ve 492 Sayılı Harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca davacıdan harç alınmamıştır.
4. Hukuk Dairesi         2021/1312 E.  ,  2021/2678 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki 6183 sayılı Yasadan kaynaklı tasarrufun iptali davasının mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.

    -K A R A R-

    Davacı vekili, müvekkilinin davalı borçlu ...’ın ödenmemiş vergi borcu sebebi ile alacaklı durumunda olduğunu, davalı borçlu aleyhine takip yapıldığını, davalı borçlunun adına doğacak hak edişlerini babası olan diğer davalıya temlik ettiğinin tespit edildiğini beyan ederek, davalılar arasındaki temlik tasarrufunun iptaline davalı ...’ye ödenen toplam 45.208,07 TL hak edişin yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar vekili davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Hükmüne uyulan Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 17.01.2017 gün 2014/18294 E- 2017/168 K ilamı ile; “........ hükme esas alınan bilirkişi raporunda Vergi Mahkemesi kararları uyarınca kesinleşen alacaklarla ilgili olarak hesaplama yapılıp yapılmadığı belli olmadığı gibi, borcun hangi döneme ait olduğu ve ne miktar olduğu konusunda açıklık bulunmadığı, 2004 yılı 1/12 döneme ait KDV borcunun da Vergi Mahkemesi kararı ile iptal edildiği ve temyiz aşamasında olduğundan kesinleşmediği, bu durumda Mahkemece davalı borçlunun delil olarak bildirdiği Vergi Mahkemesinin kesinleşmiş karar örnekleri istenerek Danıştay"da ki dosyanın kesinleşmesi de beklenerek bilirkişiden davalı borçlunun 31.12.2008 tasarruf tarihine kadar olan kesinleşmiş vergi borcunun miktarı ve hangi döneme ait olduğu hususunda ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı hüküm tesisinin isabetli görülmediği, kabule göre de, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davalı borçlunun tasarruf tarihine kadar olan döneme ilişkin 24.980,41 TL vergi aslı, 5.553,39 TL gecikme faizi olmak üzere toplam 30.533,80 TL borcu olduğu bildirildiğinden dava konusu tasarrufun 24.980,41 TL vergi aslı ve ödeme tarihine kadar işleyecek gecikme faiziyle birlikte iptaline karar verilmesi gerekirken 45.208,07 TL üzerinden iptal kararı verilmesinin isabetli görülmediği gibi, dava konusu temlik nedeniyle davalı 3. kişiye ödenen miktarlara ödeme tarihinden itibaren faiz uygulanmasının da doğru görülmediği, 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 168. maddesinde değişiklik yapan 5904 sayılı Yasanın 35. maddesi “6183 sayılı Yasanın uygulanmasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarı maktu olarak belirlenir hükmünü içerdiğinden davacı yararına maktu vekalet ücreti verilmesi gerekirken nispi vekalet ücreti takdirinin de doğru olmadığı ..” gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Bozmaya uygun yapılan yargılama neticesinde, davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiş, söz konusu karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince yargılama yapılmış olmasına dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 492 Sayılı Harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca davacıdan harç alınmamasına 09/06/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi