Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/12545
Karar No: 2018/4218
Karar Tarihi: 04.06.2018

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/12545 Esas 2018/4218 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, işletmesinin faaliyetlerini takip etmesi için davalıya vekâletname verdiğini ancak vekâletin borç doğurucu işlemler yapmaya yetki vermediği halde davalının kötüniyetli olarak müvekkilini borçlu göstererek bono tanzim ettiğini ve müvekkilinin üçüncü kişiye icra kanalıyla 59.559,00 TL ödemek zorunda bırakıldığını ileri sürerek 44.559 TL'nin ödeme tarihi olan 16.05.2005 tarihinden, 15.000 TL'nin ödeme tarihi olan 28.07.2005 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile tahsilini talep etmiştir. Mahkeme, davacının ticari işletmesine temsilci olarak atadığı davalının vekalet görevini kötüye kullanmak suretiyle şirket adına senet keşide ettiği ve işlem tamamen borç alıp verme işlemi olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile 15,000 TL'nin 28/07/2005 tarihinden, 44,559 TL'nin 16/05/2005 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar vermiştir. Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiş ancak bütün temyiz itirazları reddedilmiştir.
Kanun maddeleri: Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu md. 438, Borçlar Kanunu md. 178-188.
11. Hukuk Dairesi         2016/12545 E.  ,  2018/4218 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 05/04/2016 tarih ve 2014/1083-2016/396 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili müvekkiline ait işletmenin faaliyetlerini takip etmesi için davalıya vekâletname verildiğini, bu vekâletin borç doğurucu işlemler yapmaya yetki vermediği halde davalının kötüniyetli olarak müvekkilini borçlu göstererek bono tanzim ettiğini ve bu şekilde müvekkilinin üçüncü kişiye icra kanalıyla 59.559,00 TL ödemek zorunda bırakıldığını, bu miktardan davalının sorumlu olduğunu ileri sürerek 44.559 TL"nin ödeme tarihi olan 16.05.2005 tarihinden, 15.000 TL"nin ödeme tarihi olan 28.07.2005 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili müvekkilinin ticari mümessil olduğunu, bono tanziminden davacının haberdar olduğunu ve işletme masraflarını karşılamak üzere borç para alınması için dava konusu senedin davacı adına düzenlendiğini, müvekkilinin şahsi sorumluluğunun olmayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre; davacının ticari işletmesine temsilci olarak atadığı davalının vekalet görevini kötüye kullanmak suretiyle şirket adına 25.000,00 TL tutarındaki senet keşide ettiği, söz konusu senet bedelinin herhangi bir şekilde işletme kayıtlarına işlenmediği, işletmenin bononun tanzim tarihi itibariyle borçlu olmadığı, aksine kârlı bir işletme olduğu, senet karşılığında alınan paranın işletme kasasına aktarılmadığı ve bu konuda işletme kayıtlarına herhangi bir giriş yapılmadığı, işlemin tamamen borç para alıp verme işlemi olduğu, davalı her ne kadar tanzim edilen senede istinaden alınan parayı davacı yararına kullandığını beyan etmiş ise de bu iddiasını yeterli delille ispat edemediği gerekçesiyle davanın kabulü ile 15,000,00 TL’nin 28/07/2005 tarihinden 44,559,00 TL’nin 16/05/2005 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 3.050,48 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 04/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi