11. Ceza Dairesi Esas No: 2016/5721 Karar No: 2018/3593 Karar Tarihi: 17.04.2018
Vergi Usul Kanununa Muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/5721 Esas 2018/3593 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanıkların 2007, 2008 ve 2009 yıllarında sahte fatura kullandığı iddiasıyla açılan davada, sanıkların suçlamaları kabul etmemelerine rağmen yeterli delil bulunmadığı gerekçesiyle beraat kararı verilmiştir. Ancak, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından yapılması gereken inceleme ve araştırmaların eksik yapıldığı ve kararın bu sebeplerden dolayı bozulması gerektiği sonucuna varılmıştır. Bu inceleme ve araştırmalar arasında, kullanılan faturaların gerçek olup olmadığının belirlenmesi, faturaları düzenleyen şirketler hakkında karşıt inceleme yapılması, vergi inceleme raporlarının dosya arasına alınması, mal ve hizmet alımında bulunduğu şirket yetkilileri hakkında sahte fatura düzenlemekten dava açılıp açılmadığının araştırılması, faturaları düzenleyen şirket yetkilileri veya kişiler de tanık sıfatıyla dinlenerek, suça konu faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak düzenledikleri ve sanıkları tanıyıp tanımadıklarının sorulması yer almaktadır. Ayrıca, sahte fatura düzenlemek suçlarında her yıl işlenen suçların birbirinden ayrı ve bağımsız suçları oluşturduğu unutulmamalıdır. Kanun maddeleri ise Vergi Usul Kanunu'nun 213, 333, 359 ve 360. madd
11. Ceza Dairesi 2016/5721 E. , 2018/3593 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Vergi Usul Kanununa Muhalefet HÜKÜM : Beraat
1-Sanıkların 2007, 2008 ve 2009 takvim yıllarında sahte fatura kullandıkları iddiasıyla açılan kamu davasında, her ne kadar sanıkların suçlamaları kabul etmediklerinden ve sahte fatura kullandıklarına dair yeterli delil elde edilemediğinden bahisle beraat kararı verilmiş ise de gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından; a) Sanıkların kullanmış olduğu faturaları düzenleyen şirketler hakkında karşıt inceleme yapılıp yapılmadığının ilgili vergi dairelerinden sorulması, yapılmış ise vergi inceleme raporlarının dosya arasına alınması, mal ve hizmet alımında bulunduğu şirket yetkilileri hakkında sahte fatura düzenlemekten dava açılmış olup olmadığının araştırılması, açıldığının tespiti halinde dava dosyaları getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına intikal ettirilmesi, b) Faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi yönünden mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim tesellüm belgeleri, bedellerinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun kanıtlama yeteneği olan geçerli ödeme belgeleri ve satıcının kasasına ya da banka hesabına girip girmediğinin tespiti ile faturaları düzenleyen mükelleflerin yeterli üretimi, mal girişi ya da stoğu olup olmadığı da araştırılıp karşılaştırmalı bilirkişi incelemesi yaptırılması,
c) Faturaları düzenleyen şirket yetkilileri veya kişiler de tanık sıfatıyla dinlenerek, suça konu faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak düzenledikleri ve sanıkları tanıyıp tanımadıklarının sorulması, d) Tüzel kişilerde vergi kanunları yönünden sorumluluk 213 sayılı Kanunun 10 ve 333. maddelerinde düzenlenmiş ve aynı Kanunun 359 ve 360. maddelerinde öngörülen cezaların bu fiileri işleyenler hakkında hükmolunacağı belirtildiği, tüzel kişilerin birden fazla kanuni temsilci bulunup da suç, eylem ve fikir birliği içinde işlenmemişse sorumluluk, cezanın şahsiliği ilkesine bağlı olarak temsil yetkisinin bölüşümündeki ağırlık ve sınırlar dikkate alınarak, suçun şeklî sorumlusuna değil, ayrıntısını bilen ve oluşumunda rolü olan temsilciye ait olduğu, bu kapsamda, sanıkların sorumluluğu ve suça ne şekilde katıldıkları belirlenmesi ve toplanan tüm deliller değerlendirilip, sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 2- Sahte fatura düzenlemek suçlarında her takvim yılında işlenen suçların birbirinden ayrı ve bağımsız suçları oluşturduğu gözetilmeden hangi takvim yılından hüküm kurulduğu belirtilmeksizin sanıklar hakkında tek beraat hükmü verilmesi, Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.