Serbest meslek sahibi kişiler tarafından - mesleklerinden dolayı kendilerine duyulan güvenin kötüye kullanılması suretiyle dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/28647 Esas 2020/12799 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/28647
Karar No: 2020/12799
Karar Tarihi: 23.12.2020

Serbest meslek sahibi kişiler tarafından - mesleklerinden dolayı kendilerine duyulan güvenin kötüye kullanılması suretiyle dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/28647 Esas 2020/12799 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, avukatlık ruhsatı geri alınmasına rağmen kendini avukat olarak tanıtarak dolandırıcılık suçu işlemiştir. Ancak, Samsun Barosu Disiplin Kurulu kararının sanığa usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği gerekçesiyle beraat kararı verilmiştir. Kararın yargılamaya, delillere ve takdire uygun olduğu belirtilmiş ve temyiz itirazları reddedilmiştir.
CMK'nın 223/2-e maddesi: \"Fail bir kusur veya ihmali sonucu suçun işlendiği bilgisi veya kanımına sahip olmasına karşın bunu, yetkili mercilere veya ilgilisine bildirmemişse\"
15. Ceza Dairesi         2017/28647 E.  ,  2020/12799 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Serbest meslek sahibi kişiler tarafından, mesleklerinden dolayı kendilerine duyulan güvenin kötüye kullanılması suretiyle dolandırıcılık
    HÜKÜM : CMK"nın 223/2-e maddesi uyarınca beraat

    Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Avukat olan sanığın, Samsun Barosu Disiplin Kurulu kararı ile meslekten çıkarıldığı halde, kendisini avukat olarak tanıtarak katılandan vekaletname aldığı ve işlerini takip ettiği, bu şekilde üzerine atılı suçu işlediği iddia olunan olayda; sanık hakkında Samsun Barosu Disiplin Kurulu tarafından verilen 26/12/2001 tarihli, sanığın avukatlık ruhsatnamesinin geri alınmasına ve adının baro levhasından silinmesine dair kararın, sanığa usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği gerekçesiyle Samsun İdare Mahkemesi’nin 30/03/2007 tarih ve 2007/578 E. 2007/418 K. sayılı kararı ile iptaline karar verildiği ve sözkonusu kararın Danıştay 8. Dairesi’nin 14/03/2013 tarih ve 2010/2802 E. 2013/2016 K. sayılı kararı ile kesinleştiğinin sabit olduğu, vekaletname aldığı tarih itibariyle avukatlık sıfatı devam eden sanığın, yüklenen suçu işlediğinin sabit olmadığı kabulü ile mahkemece verilen beraat hükmünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin, somut delillerin toplanmadığına, taleplerinin gerekçesiz olarak reddedildiğine, sanığın yargıyı yanıltmaya yönelik beyanlarının gözardı edildiğine, kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna yönelik temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 23/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.