Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/7549 Esas 2017/5881 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/7549
Karar No: 2017/5881
Karar Tarihi: 10.07.2017

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/7549 Esas 2017/5881 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2016/7549 E.  ,  2017/5881 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    Davacı, borçlanma ve aylık talebinin kabulüyle ödemiş olduğu primlerin 5510 sayılı yasa"nın 4/1-a bendi kapsamında birleştirilmesine, emeklilik şartlarının, Kurumun temerrüde düştüğü tarihin tespitiyle aksine Kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

    K A R A R

    Dava, davacının ödenmiş sigorta primlerinin 5510 sayılı Kanun"un 4/1-(a) kapsamında birleştirilebileceğinin; emeklilik şartlarının; davalı Kurumun ne zaman temerrüde düştüğünün tespiti ve davalı Kurumun zımni ret işleminin iptali istemine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kabulü ile "1-Davacı ..."in 2829 SY nın 6.maddesi uyarınca sigorta başlangıç tarihinin 18 yaşını ikmal ettiği ve ilk defa sigortalı olarak başladığı 21.02.1984 tarihi olduğunun tespiti ile davacının borçlandığı ve diğer hizmetlerinin 2829 SY kapsamında birleştirilmesi gerektiğinin tespitine,
    2-Anılan yasanın 8.maddesi uyarınca yaşlılık aylığı şartlarının 5510 SY nın 4/1-a bendi kapsamında değerlendirileceğinin tespitine" karar verildiği anlaşılmaktadır.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının 21.02.1984 tarihinde Bağ-Kur sigortalılığının başladığı, 19.01.1990 tarihine kadar toplam 1655 gün sigortalı olduğu, 22.08.2013-02.09.2013 tarihleri arasında 12 gün 5510 sayılı Kanun"un 4/1-(a) kapsamında sigortalı olduğu, ... geçen çalışmasının 01.07.1995 tarihinde başladığı, 24.10.2013 tarihli talebine istinaden 01.07.1995-10.02.2004 tarihleri arasında yurt dışında geçen çalışmasının 3110 gününü 02.05.2014 tarihinde ödeyerek borçlandığı, davacının yaşlılık aylığı şahsi sicil dosyasının bulunmadığı, ancak tahsis talebinin 04.06.2014 tarihinde davalı Kuruma ulaştığını beyan ettiği anlaşılmaktadır.
    506 sayılı Yasa"nın geçici 81.maddesinin B fıkrasının (e) bendine göre; 23.05.2002 tarihinde sigortalılık süresi 14 (dahil) yıldan fazla, 15 yıldan az olan kadınlar 20 yıllık sigortalılık süresini ve 44 yaşını doldurmaları, sigortalılık süresi 17 yıl (dahil) dan fazla, 18 yıl 6 aydan az olan erkekler 25 yıllık sigortalılık süresini ve 48 yaşını doldurmaları ve en az 5225 gün prim ödeme gün sayısına sahip olmaları şartı ile yaşlılık aylığına hak kazanır.
    Somut olayda, davacının sigorta başlangıç tarihinin tespitine dair bir talebi olmadığı halde talep aşılmak sureti ile bu konuda hüküm kurulmuş olması hatalıdır. Her ne kadar yaşlılık aylığı talep tarihi davalı Kurumdan sorulmamışsa da davacının 04.06.2014 tarihinde tahsis talebinde bulunduğu kabul edildiğinde yukarıda belirtilen yaşlılık aylığı şartlarına haiz olmadığı da açıktır, aynı zamanda davacının işbu davaya konu taleplerinin ancak bir eda davasının konusu olabileceği, tespit davasına konu olamayacağı göz önünde bulundurulmadan davanın tümden reddine karar vermek gerekirken yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiş olması hatalıdır.
    Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasa"ya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 10.07.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.














    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.