Esas No: 2008/2065
Karar No: 2008/2288
Karar Tarihi: 23.5.2008
Kadastro Tespitinden Doğan Dava - Kadastro Tutanağı - Kadastro Tutanaklarının Kesinleşmesi - Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2008/2065 Esas 2008/2288 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2008/2065 E., 2008/2288 K.
7. Hukuk Dairesi 2008/2065 E., 2008/2288 K.
- KADASTRO TESPİTİNDEN DOĞAN DAVA
- KADASTRO TUTANAĞI
- KADASTRO TUTANAKLARININ KESİNLEŞMESİ
- 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 12 ]
- 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 13 ]
"İçtihat Metni"
Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi davalı Remziye Balaman tarafından istenilmekle, temyiz isteminin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, dosyadaki belgeler okundu, tetkik hakiminin açıklamaları dinlendi. Gereği görüşüldü:
Kadastro sırasında dava ve temyize konu 262 ada 48 parsel sayılı taşınmaz tutanağında belirtilen hukuksal nedenlere dayanılarak davalı taraf adına tesbit edilmiştir. Davacı hazine dava ve temyize konu taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğunu hak kazanma koşullarının gerçekleşmediğini öne sürerek dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın davacı hazine adına tesciline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Hemen duraksamaya meydan vermeyecek biçimde yanıtlamak gerekirse temyiz hakkı dava hakkının, karar düzeltme istemi ise temyiz hakkının uzantısıdır. Kural olarak bu olgudan hareketle yerleşik Yargıtay görüşünde kararlılıkla benimsendiği üzere yargılama sırasında öne sürülmeyen konuların temyizde bir başka deyişle yargı denetimi sırasında gözönüne alınması hukuken olanaksızdır.
İddia ve savunmaya mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre davalı tarafın taşınmaz üzerinde tesbit gününe değin iktisap sağlayan süreye ulaşan ve taşınmazın zeminini ekonomik amacına uygun olarak kullanmak koşulu ile zilyetliğinin bulunmadığı, taşınmazın kültür arazisi niteliğinde olmadığı mahkemece yapılan keşif, uygulama, toplanıp değerlendirilen delillerle belirlenmiştir.
Kuşkusuz davacı tarafın koşullarının varlığı halinde temyiz sebepleri arasında öne sürdüğü tapu kaydına dayanarak 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3 maddesi hükmü uyarınca genel mahkemede ayrı bir hukuksal nedene tutunarak dava açması olanaklıdır.
Mahkemece bu olgular dikkate alınarak yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığından davalı tarafın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA,ilam harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,23.5.2008 gününde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.