Esas No: 2008/2248
Karar No: 2008/2106
Karar Tarihi: 13.5.2008
Hazine Adına Kayıtlı Taşınmaz Mallarda İktisap - Kadastro Tespitinden Doğan Dava - Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2008/2248 Esas 2008/2106 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı taraf, tapu kaydına dayanarak hazine adına tescil edilen taşınmazın, dava açanın satın almaya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine göre önceden kazanılmış olduğunu iddia ederek dava açmıştır. Ancak dava konusu taşınmazın sınırı değişebilir ve genişletilebilir olduğundan, tapu kaydının kapsamında kalmasının mümkün olmadığı sonucuna varılmıştır. Dolayısıyla taşınmazın hazineye kalan taşınmazlardan olduğu ve sürdürülen zilyetliğin hukuki bir değeri olmadığı kabul edilmiştir. Mahkeme davanın reddine karar vererek, taşınmazın hazine adına tesciline hükmetmiştir. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: 3402 S. Kadastro Kanunu madde 13, madde 20 ve madde 46.
7. Hukuk Dairesi 2008/2248 E., 2008/2106 K.
7. Hukuk Dairesi 2008/2248 E., 2008/2106 K.
- HAZİNE ADINA KAYITLI TAŞINMAZ MALLARDA İKTİSAP
- KADASTRO TESPİTİNDEN DOĞAN DAVA
- 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 13 ]
- 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 20 ]
- 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 46 ]
"İçtihat Metni"
Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, dosyadaki belgeler okundu. Tetkik hakiminin açıklamaları dinlendi. Gereği görüşüldü:
İddia ve savunmaya, mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre dava ve temyize konu 120 ada 118 parsel sayılı taşınmaz 4753 sayılı yasa uyarınca oluşan tapu kaydına dayanılarak davalı hazine adına tesbit edilmiştir.
Davacı taraf satın almaya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak taşınmaz üzerinde hazine tapusunun oluştuğu günden önce 3402 sayılı Kadastro Kanununun 46/1 maddesi hükmünde öngörülen koşullarının yararına gerçekleştiğini öne sürerek dava açmıştır.
Dava ve temyize konu taşınmazın tesbitine dayanak yapılan hazinenin tutunduğu tapu kaydının dava konusu taşınmaza ait olduğu yolunda yanlar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Esasen bu olgu dosya içeriği ile de belirlenmiştir.
Çekişmeli taşınmazın batısında komşu dava dışı dava konusu taşınmaza sınır oluşturan komşu 120 ada 74 parsel sayılı taşınmazın davacı taraf adına tespit edildiği taşınmazın tesbitine dayanak yapılan tapu kaydının batısında ve güneyinde metruke sınır yeri olarak tarif edilmiştir.
Davacı taraf kendi adına tesbit edilen dava dışı taşınmazın tesbitine yönelik olarak dava açmadığı gibi tutunduğu tapu kaydının miktarından fazlasıyla dava dışı 120 ada 74 parsel sayılı taşınmaza revizyon gördüğü de dikkate alındığında çekişmeli taşınmazın tarif edilen metruke sınırı itibariyle değişebilir ve genişletilmeye elverişli sınırlı dava dışı 120 ada 74 parsel sayılı taşınmaza miktarın fazlasıyla revizyon gören kapsamının 3402 sayılı Kadastro Kanununun 20. maddesi hükmü uyarınca yüzölçümü ile belirlenmesi zorunlu bulunan tapu kaydının kapsamında kalmasının olanaksız olduğu dikkate alındığında dava konusu taşınmazı kapsaması olanaksızdır. Kaldıki somut olayda davacı taraf tapu kaydına da dayanmamıştır.
Hal böyle olunca dava konusu taşınmazın kaçak ve yitik kişilerden kanunları uyarınca hazineye kalan taşınmazlardan olduğunun kabulü gerekir. Kural olarak bu nitelikteki taşınmazlar üzerinde sürdürülen zilyetliğin süresi ne olursa olusun hukukça değer taşımaz.
Somut olayda davacı taraf çekişmeli taşınmazı satın aldığını öne sürmüş isede satış olgusunu 1915 tarihinden önce düzenlenen her türlü muvazaadan ari kaçak ve yitik kişilerden satın aldığını da kanıtlayan bir belge ibraz etmemiş, bu olguyu da yöntemine uygun biçimde kanıtlayamamıştır.
Mahkemece bu olgular ile bozma kararı içeriği göz önüne alınarak davanın reddine, çekişmeli taşınmazın hazine tapusuna değer verilerek 3402 sayılı Kadastro Kanununun 13. maddesi hükmü uyarınca tesbit gibi davalı hazine adına tesciline karar verilmesi gerekirken delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz, davalı hazinenin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA,13.5.2008 gününde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.