MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Dava dilekçesinde, .... Mahallesi 2420 ada 4 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırmasız el atma nedenine dayalı olarak bedelinin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dava dilekçesinde; dava konusu taşınmazın 1439 m² lik bölümü için davalı belediye ile takas işlemi yapıldığı, ancak taşınmazın tapuda devri sırasında takasa konu olan bölüm yerine yanlışlıkla taşınmazın tamamının davalı belediyeye devredildiği, böylece davalı belediyenin takasa konu olmayan 1719 m² lik bölüme kamulaştırma yapmaksızın el attığı belirtilerek tazminata hükmedilmesi istenilmiştir.
Davacıların aynı taleple... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 1997/598-Esas sayılı dosyasında tazminat talebinde bulundukları mahkemece 03.06.1998 tarihli 1997/598-1998/391 EK sayılı kararla taraflar arasında sözleşmede hata olduğunun kabulü ile Borçlar Kanununun 31. maddesine göre 1 yıllık hak düşürücü sürenin dolduğu, ayrıca davaya konu taşınmazın davalı belediyeye tescilinin 1979 yılında yapıldığı dikkate alındığında 10 yıllık sürenin de geçtiği belirtilerek davanın reddine karar verildiği, bu hükmün Yargıtay ...Hukuk Dairesinin incelemesinden geçerek kesinleştiği, bu davada tarafların dava konusunun ve talep sebebinin aynı olduğu belirtilerek davanın kesin hüküm nedeniyle reddine dair verilen karar temyiz üzerine Yargıtay....Hukuk Dairesinin 08.05.2012 tarih ve 2011/17688-2012/9222 E.K. sayılı ilamıyla davaya konu olayda yolsuz tescil hükümlerinin uygulanmasının mümkün olmadığından işin esasına girilip karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozulmuş, bozmaya uyan mahkemece bu kez davanın kabulüne karar verilmiştir.
Her ne kadar mahkemece bozma ilamına uyularak hüküm kurulmuşsa da, yukarıda özetlenen ve dosya içinde bulunan bilgi ve belgeler ile özellikle.... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 03.06.1998 tarihli 1997/598-1998/391 EK sayılı kararının incelenmesinden; belirtilen kararın tarafları, dava konusu ve talep sebebi aynı olan bu dava için kesin hüküm oluşturması karşısında, kesin hükme rağmen verilmiş olan bozma ilamına uyulması kazanılmış hak oluşturamayacağından;
Mahkemece, davanın reddine karar verilmesi yerine kabulü doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 09.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.