11. Hukuk Dairesi 2019/2410 E. , 2020/564 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 14. HUKUK
Taraflar arasında görülen davada ...4. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 12/02/2018 tarih ve 2015/748 E- 2018/156 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kabulüne dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi’nce verilen 24/01/2019 tarih ve 2018/953 E- 2019/81 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, taraflar arasında akdedilen şirket hisse devir sözleşmesi gereğince, davalının ödemesi gereken ödemeleri yapmadığını, alacağın tahsili için davalı aleyhine girişilen icra takibinin itiraz sonucu durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin hisse devri ile ortağı olduğu dava dışı ...Prof. Oto Bakım Koruma San.Ltd. Şti.’nin Kuyumcu Kent sitesi içerisinde bulunan oto bakım ve yıkama yerinde faaliyet gösterdiğini, bundan başkaca faaliyetinin bulunmadığını, şirketin hissesini değerli kılan hususun da bu olduğunu, ancak işletmenin ruhsatının olmadığının müvekkilinden gizlendiğini, bu nedenle ilgili yerin Belediye tarafından yıkılarak işletmenin elektrik ve suyunun kesildiğini, müvekkilinin şirketi adına site yönetimine karşı uğramış olduğu zararların tazmini için dava açtığını, davacı tarafından müvekkilinin hileli olarak aldatıldığından hisse devrinden kalan bakiye borcun ödenmediğini savunarak davanın reddine ve kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince, davacı tarafça tarafların mutabık kaldığı bakiye hisse bedeli talep edilmiş ise de, hisse devrine konu işletme ruhsatının olmaması sebebiyle esasen hisse devri sözleşmenin ifasının her iki taraf içinde imkansız hale geldiğinden davacının davalıdan dosya kapsamı ve mevut delil durumuna göre bakiye hisse devri alacağı talebinin mümkün görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, davacının dava dışı şirketteki hissesini davalıya devrederek edimini ifa etmiş olduğu, hisse devir bedelinden bakiye 117.200,00 TL’nin ödenmediği ihtilafsız olmasına göre, hissesi devredilen dava dışı şirkete ait işletmenin faaliyette bulunduğu yerin kaçak-ruhsatsız olmasından dolayı işletmenin faaliyetinin sona ermesinin taraflar arasındaki hisse devir sözleşmesine etkisi olmayıp, hisseyi devralan davalının sözleşmede kararlaştırılan hisse devrinden kaynaklı bakiye bedelini ifasından kurtarmayacağı gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, HMK"nın 353/1.b.2. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesinin istinafa
konu kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulüne; davalının ...13. İcra Müdürlüğünün 2015/7982 esas sayılı icra takibine vaki itirazının İİK"nın 67. maddesi uyarınca kısmen iptali ile takibin 117.200,00 TL asıl alacağın icra takip tarihinden itibaren işleyecek yasal temerrüt faiziyle birlikte tahsili için takibin devamına, işlemiş faiz alacağına ilişkin istemin reddine, İİK"nın 67/2. maddesi uyarınca, kabul edilen alacak tutarının %20"si oranında hesaplanan 23.440,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, reddedilen kısım yönünden davacının icra takibinde haksız ise de kötü niyetli olduğu dosya kapsamı itibariyle sabit olmadığından, davalının kötü niyet tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, şirket hisse devir sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın reddine dair kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine bölge adliye mahkemesi, ilk derece mahkemesinin kararını kaldırarak davanın kısmen kabulüne karar vermiş, gerekçeli karar davalı vekillerinden Av. ..."ye 02.03.2019 tarihinde elektronik tebligat yoluyla tebliğ edilmiştir. Karara karşı, davalı vekili Av.... tarafından 15.04.2019 tarihinde eski hale getirme dilekçesi ve ekinde temyiz dilekçesi verilmiş olup, davalı vekili eski hale getirme dilekçesinde kararın dosyada aktif olarak vekillik görevini yerine getirmeyen avukata gönderildiğini ve karardan 08.04.2019 tarihinde haberdar oldularını belirterek eski hale getirme ve temyiz talebinin kabulüne karar verilmesini istemiştir. HMK"nın 95 vd. maddeleri uyarınca elde olmayan sebeplerle, kanunda belirtilen veya hakimin kesin olarak belirlediği süre içinde bir işlemi yapamayan kimse, eski hale getirme talebinde bulunabilir. Düşen bir hakkın eski hale getirilmesine karar verilebilmesi için belli süre içerisinde işlem yapmaya mecbur olan kimsenin veya vekilinin arzu ve isteği dışında o işlemi yapmaktan aciz olduğu kanıtlanmış bulunmalıdır. Somut olayda bölge adliye mahkemesinin gerekçeli kararı dosyada davalı vekili olarak vekaletnamesi bulunan avukatlardan birine usulüne uygun şekilde tebliğ edilmiştir. Tebligatı alan Av. ..., tebligatı iki haftalık temyiz süresi geçtikten sonra 08.04.2019 tarihinde iade ederek daha önce istifa ettiğini ileri sürmüşse de, adı geçen vekilin dosyada istifası olmadığı gibi, davalı tarafından azledilmiş de değildir. O halde, dosyada vekaletnamesi bulunan davalı vekiline usulüne uygun bir şekilde tebligat yapıldığından, davalı vekilinin eski hale getirme isteminin ve süresinde olmayan temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin eski hale getirme ve yasal süresinde yapılmayan temyiz isteminin REDDİNE, işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 20.01.2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.