Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/3112
Karar No: 2019/4667
Karar Tarihi: 27.06.2019

Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/3112 Esas 2019/4667 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi         2018/3112 E.  ,  2019/4667 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    I-TALEP:
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 05.07.2018 tarih ve 2018/58106 sayılı Kanun Yararına Bozma İstemi ile; Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini, Türkiye Büyük Millet Meclisini alenen aşağılama suçundan sanık ..."nın beraatine dair İzmir 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 22.02.2018 tarihli ve 2017/1040 esas, 2018/96 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    Dosya kapsamına göre; İzmir Bölge Adliye Mahkemesinde mübaşir olan sanığın, facebook isimli sosyal paylaşım sitesinde, tarihi tespit edilemeyen zamanlarda,
    1) "Kimse dışarı çıkmasın, biz askerimizle, polisimizle, çatışmayız, biz Türküz, ordu millet anlayışı var genlerimizde, vatanımızı satmayız!!! Askerimizin takdirine terör olayı diyenle vatan hainidir...",
    2) "Maket bıçağıyla kurbanlık koyun gibi doğrandı bir ana kuzusu! Onlarcası da linç edildi. Tatbikata diye çıkarılıp, işidçi köpeklerin katlettiği askerlerime hain diyenler, beyinsiz alçaklar asıl vatan haini sizsiniz ki iktidarın darbe provasında belki de en masumlara acımadınız! yürekten diliyorum ki kat kat fazlasını yaşamadan gebermeyin...",
    3) "askerime dokunmayın ak köpekler!!! Biz rahat uyuyalım diye gece gündüz nöbet tutan, tatbikat var diye dışarı çıkarılan, darbenin d sini bilmeyen gencecik askerlerimiz linç edildi, işidli köpekler canlı canlı doğradı mehmedimizi, ciğerimizi yaktınız, ciğeriniz yansın #ak köpekler! Beyinsiz yaratıklar, hainler, kalleşler! #Askerime #dokunma!!!",
    4) "Göt kılları; Çözüm sürecinde haburda teröristler şehre inerken megri megride ağlayıp #hepimiz#kardeşiz# dediniz. Davul zurnayla halay çektiniz. Sürec bittiğinde vatan millet edebiyatı yapıp şehitlerimizin kanıyla beslendiniz. Şimdi çocukların bile güleceği senaryoya aldanıp sokaklarda ya allah bismillah diyerek asker kafası kestiniz. Bu millet kurtuluş savaşında işgalci devletlerle mücadala ederken sizin dedelerinizin ihanetiyle nasıl başa çıktıysa sizin de hakkınızdan gelecek, aydınlık günler gelecek Vatan haini asker katili işidli yobaz köpekler!!!",
    5) "Bu vatan hainlerini dar ağacında görmeden soğumaz yüreğim! Türkün PKK dan büyük düşmanı bu köpeklermiş, içimizde beslemişiz, bitleri kanlanmış bir ruh hastasının yönetiminde ülkem işidli arap sevicilerin elinde rezil olmuş... Tc mehmetçikleri dünyaya bu fotoğraflarla servis edildi! Birde bir askerin 10 aylık kızına hepimiz sırayla s..KLM diyen türk polisi zannettiğimiz RTE polislerinin görüntüleri var ki bu ülkenin şerefi de yok dedirtecek! Yazıklar olsun, yazıklar olsun, yazıklar olsun...",
    6) "TECAVÜZÜN MEŞRULAŞTIRILMASINA TECAVÜZÜN "AK"LANMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ",
    7) "Kanunen 17 yaşını dolduranlar veli ya da vasisinin izniyle, 16 yaşını dolduranlarda olağanüstü durumlarda mahkeme kararıyla evlenebilir diye biliyorum. Yani bu durumda ülkenin ırzına geçen iktidar !) sahiplerinin kastettiği küçükler 15 yaş ve altı oluyor. Başbakan siyasi istismar var diyor, bu seçim dönemi başlamış bir çalışmaymış! Ağız dolusu kusmak istiyorum, çocuklarımızın bedeni, ruhu, geleceği hangi sapık ağalara, hangi sapık yandaşlara..." şeklinde yazılı ifadeleri kullanması karşısında, üzerine atılı suçun unsurları itibarıyla oluştuğu gözetilmeden, sanığın mahkûmiyeti yerine beraatine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
    5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 309 maddesi uyarınca İzmir 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 22.02.2018 tarihli ve 2017/1040 Esas, 2018/96 sayılı kararının bozulmasının istenilmesi arz ve dosya birlikte tebliğ olunmuştur.
    II-OLAY:
    1-Sanık ... hakkında İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 13.11.2017 tarihinde 2017/41352 esas nolu iddianame ile Türk Milletini Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini, Türkiye Büyük Millet Meclisini alenen aşağılama suçundan cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.
    2-İzmir 5. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda 2017/1040 esas 2018/96 karar sayılı ilam ile "Sanığın yaptığı paylaşımları savunmasında iddia ettiği üzere Türk Halkını aşağılama kastıyla hareket etmediğine yönelik savunmasının aksini ispat edecek somut bir delil dosyaya yansımadığı gibi meydana gelen ve toplumda büyük kırılmalara ve tartışmalara neden olan olaylar ile ilgili olarak kendi düşüncesine yakın bulduğu başkaları tarafından oluşturulan ve paylaşılan mesajları paylaşırken konuların bir birinden farklı ve ortalama insanların üzüntü duyacağı, tepki göstereceği konularla bağlantılı olduğu bunların gerçekleşiyor olmasına ilişkin bu mesajları ilk paylaşanların oldukça kaba, nobran eleştiri ve duygu açıklaması olarak sanık tarafından kabul edilerek kendi sosyal medya hesabında paylaştığı TCK 301 maddesindeki suçun unsurlarının oluşmadığı" gerekçe gösterilerek sanığın CMK 223/2-a maddesi uyarınca beraatine karar verilmiştir.
    3-Bu karar temyiz edilmeksizin 15.05.2018 tarihinde kesinleşmiştir.
    4-Sanık hakkında aynı paylaşımları sebebiyle Cumhurbaşkanına hakaret suçundan dolayı ayrı bir soruşturmanın yürütülüp bu suçtan dolayı İzmir 5. Asliye Ceza Mahkemesine kamu davasının açıldığı 2017/926 esas 2018/95 karar sayılı ilam ile sanığın beraatine karar verildiği, bu kararın temyiz edilmeksizin kesinleştiği, bu karara karşı kanun yararına bozma yoluna gidilmesi üzerine, Dairemizin 2018/3029 esas, 2018/4514 karar sayılı ilamı ile atılı suçun unsurlarının oluştuğu gerekçe gösterilerek alınan mahkeme kararının aleyhe sonuç doğurmamak üzere bozulmasına karar verildiği UYAP sorgulamasından anlaşılmıştır.
    III-KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİNE İLİŞKİN UYUŞMAZLIĞIN KAPSAMI:
    Sanığın mahkemedeki savunmasında kabul ettiği üzere sosyal medya hesabından yaptığı yukarıda ayrtıntısı yazılı paylaşımların TCK 301 maddesindeki suçu oluşturup oluşturmadığının belirlenmesine ilişkindir.
    IV-HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Avrupa İnsan Hakları Evrensel Bildirgesinin 19. maddesinde, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 10/1. maddesinde, T.C. Anayasasının 25 ve 26. maddelerinde ifade özgürlüğüne yer verilmiş olup, birbirlerine benzer şekilde; “Herkes görüşlerini açıklama ve anlatım özgürlüğüne sahiptir. Bu hak, kanaat özgürlüğü ile kamu otoritelerinin müdahalesi ve Ülke sınırları söz konusu olmaksızın haber veya fikir almak ve verme özgürlüğünü de içerir.” biçiminde ifade edilmiştir.
    Ancak; ifade hürriyetinin sonsuz ve sınırsız olmadığı kısıtlıda olsa sınırlandırılmasının gerekeceği uluslararası ve ulusal alanda normlara konu edilmiştir.
    Bu cümleden olarak uluslararası alanda İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesinin 10/2. maddesinde; “kullanılması görev ve sorumluluk yükleyen bu özgürlükler, demokratik bir toplumda, gerekli tedbirler niteliğinde olarak ... başkalarının şöhret ve haklarının korunması ... için yasayla öngörülen bazı merasime, koşullara sınırlamalar veya yaptırımlara bağlanabilir.” Anayasanın 26/2. maddesinde "Bu hürriyetlerin kullanılması ... başkalarının şöhret veya haklarının ... korunması amaçlarıyla sınırlanabilir."
    T.C. Anayasası ve Uluslararası mevzuat birlikte değerlendirildiğinde; hürriyetlerin demokratik bir toplumda, zorunlu tedbirler niteliğinde olarak; Ulusal güvenlik, toprak bütünlüğü, Kamu güvenliği ve düzenin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi, sağlığın veya ahlakın, başkalarının şöhret ve haklarının korunması gizli kalması gereken haberlerin yayılmasına engel olunması veya yargı gücünün otorite veya tarafsızlığının korunması için Kanunla öngörülen bazı biçim koşullarına, sınırlama ve yaptırımlara tabi tutulacağı anlaşılmaktadır. Ancak, ifade özgürlüğünün sınırlandırılmasına ilişkin düzenlemelerin dar yorumlanması gerektiği, sınırlandırma için önemli bir toplumsal ihtiyaç veya zorunluluğun bulunması, bu sınırlandırmanın meşru bir amacı gerçekleştirmek için yapılması, sınırlandırmada aşırıya gidilmemesi ve her halükarda gelişini zedelemeyecek ölçüde yapılması görüşü genel bir kabul görmüştür.
    Özet olarak sınırlama veya müdahale için; yasal bir düzenleme, sınırlamanın meşru bir amacı ve nedenlerinin bulunması, sınırlamanın meşru amaçla orantılı ve önlemin demokratik toplum bakımından zorunlu olması gerekmektedir.
    Demokratik bir toplumun zorunlu temellerinden birini ve toplumun ilerlemesi ve bireyin özgüveni için gerekli temel şartlardan birini teşkil eden ifade hürriyeti sadece kabul gören veya zararsız veya kayıtsızlık içeren bilgiler veya fikirler için değil aynı zamanda kırıcı, şok edici veya rahatsız edici olanlar içinde geçerlidir. Bunlar demokratik bir toplumun olmazsa olmaz tolerans ve hoşgörüsünün gerekleridir. (Tezcan, Erdem Sancaktar, Türkiyenin İnsan Hakları sorunu 2. baskı s. 462)
    Ne varki; iftira, küfür, onur, şeref ve saygınlığı zedeleyici söz ve beyanlar, müstehcen içerikli söz, yazı, resim ve açıklamalar, savaş kışkırtıcılığı, hukuk düzeni cebir yoluyla değiştirmeye yönelen, nefret, ayrımcılık, düşmanlık ve şiddet yaratmaya yönelik bulunan ifadeler ise düşünce özgürlüğü bağlamında hukuki koruma görmemekte, suç sayılmak suretiyle ceza yaptırımlarına bağlanmaktadır.
    Somut olayda sanığın facebook isimli sosyal paylaşım sitesinden kendi beyanı ile paylaştığını kabul ettiği sözlerin içeriği nazara alındığında özellikle paylaşımın yapıldığı tarihteki hükümeti aşağılayıcı ve küçük düşürücü sözlerin yer aldığı, sanığın bu paylaşımlarda özellikle Devletin emniyet güçlerini de hedef alır şekilde aşağılayıcı beyanlarının bulunduğu mevcut hükümeti "Ülkenin ırzına geçmekle" itham ettiği, buna benzer çok sayıda, aşağılayıcı ifadenin paylaşımlarda yer aldığı, paylaşımların genel kapsamı ve paylaşım zamanı nazara alındığında düşünceyi açıklama ve anlatma özgürlüğüyle ilgisinin bulunmadığı, paylaşımların içeriği itibariyle Türkiye Cumhuriyeti Devletinin ve Hükümetinin şeref ve saygınlığını zedeleyici niteliğinin bulunduğu bu anlamda bu ifadelerin düşünce özgürlüğü bağlamında hukuki koruma görmesinin mümkün olmadığı anlaşılmakla İzmir 5. Asliye Ceza Mahkemesinin anılan kararı usul ve yasaya aykırı görüldüğünden kanun yararına bozma talebinin KABULÜNE karar vermek gerekmiştir.
    V-SONUÇ VE KARAR:
    1-Yukarıda açıklanan nedenlerle; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden İzmir 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 22.02.2018 tarihli ve 2017/1040 Esas, 2018/96 karar sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309/4-c maddesi uyarınca sanığın aleyhine sonuç doğurmamak üzere KANUN YARARINA BOZULMASINA,
    2-Bozma sebebine göre yeniden yargılama yapılmasına yer olmadığına; diğer işlemlerin yapılabilmesi için dosyasının mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 27.06.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi