Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2008/999
Karar No: 2008/676
Karar Tarihi: 22.2.2008

Tapuda Kayıtlı Olmayan Taşınmaz Malların Tespiti - Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2008/999 Esas 2008/676 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan bir dava sonucunda verilen hüküm Yargıtay tarafından incelenmiştir. Kadastro tutanağına dayanarak davalı hazine adına ayrı ayrı tespit edilen taşınmazların, davacı tarafın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak açılan davaya konu olduğu ve mahkemece taşınmazların davacı taraf adına tesciline karar verildiği ancak bu kararın yerinde olmadığı belirtilmiştir. Çünkü taşınmazların zilyedleri tarafından iradi olarak 20 yılı aşkın süre ile terk edildiği ortaya çıkmıştır. Uyuşmazlığın zilyetlik hükümlerine göre çözüleceği ve tespit günde davacı taraf yararına taşınmazlar üzerinde 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesi hükümlerinin gerçekleşmediği dikkate alınarak, davanın reddine ve taşınmazların davalı hazine adına tesciline karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesi olarak belirtilmiştir.

 

 

7. Hukuk Dairesi 2008/999 E., 2008/676 K.

7. Hukuk Dairesi 2008/999 E., 2008/676 K.

  • TAPUDA KAYITLI OLMAYAN TAŞINMAZ MALLARIN TESPİTİ

 

  • 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 14 ]

"İçtihat Metni"

Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmiş ve isteğin kanuni süresinde olduğu anlaşılmış isede hüküm tarihinde taşınmazın değeri kanunda mürafaa için öngörülen 11.830 YTL geçmediği anlaşıldığından dosyanın evrak üzerinde incelenmesine karar verildi. Tetkik hakiminin raporu okundu. Gereği görüşüldü;

Kadastro sırasında dava ve temyize konu 204 ada 2 ve 4 parsel sayılı taşınmazlar tutanağında belirtilen hukuksal olgulara dayanılarak davalı hazine adına ayrı ayrı tespit edilmiştir. Davacı taraf kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır.

Mahkemece davanın kabulüne, taşınmazların davacı taraf adına tesciline karar verilmiş hüküm davalı hazine tarafından temyiz edilmiştir.

Mahkemece dava ve temyize konu taşınmazlar üzerinde tespit gününde adına tescile karar verilen zilyetleri davacılar yararına 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesi hükmünde öngörülen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçe gösterilerek hüküm kurulmuş isede yerel mahkemenin vardığı sonuç dosya içeriğine uygun düşmemektedir.

Çekişmeli taşınmazların kadastro tespit tutanakları içeriğinde zilyedinin 1960 yılında taşınmazlar üzerindeki zilyetliğini terk ettiği açıklanmış, ayrıca tespit tutanakları içeriğinde davacı tarafın taşınmazlar üzerindeki sürdürdüğü zilyetliğin başlangıç tarihinin (1996) (1998) yılına rastladığı vurgulanmıştır.

Tutanakta vurgulanan bu nitelikteki maddi ve hukuki olgular özellikle zilyetliğin terk edildiği 1960 yılı ile (1996) (1998) yılları arasında geçen süre dikkate alındığında dava konusu taşınmazların zilyedi yada zilyetleri tarafından iradi olarak 20 yılı aşkın süre ile terk edildiğinin kabulü gerekir. Davacı tarafın taşınmazlarda sonradan sürdürdüğü zilyetliğin başlangıç günü ile kadastro tespit günü arasında davanın dayanağını oluşturan 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesi hükmünde öngörülen iktisap sağlayan bağımsız 20 yıllık sürenin geçmediğinin kabulü zorunludur.

Bu olgular eşliğinde somut olaya bakıldığında taşınmazların iradi olarak terk edildiği mücbir sebep nedeni ile terk edilmediği anlaşılmaktadır. Kadastro tespitlerine bir kayıt ve belge esas alınmamış, yargılama sırasında taraflar bir kayıt ve belgeye de dayanmamışlardır. Bu durumda uyuşmazlığın zilyetlik hükümlerine göre çözümleneceği kuşkusuzdur.

Gerçekten az yukarıda vurgulanan maddi ve hukuki olgular uzman ziraatçi bilirkişinin dava dosyasına ibraz ettiği rapor içeriği ile de doğrulanmıştır. Uzman ziraatçi bilirkişinin objektif nitelikteki raporuna ters düşen subjektif nitelikteki yerel bilirkişi ve tanık sözlerine değer verilmesi hukuken olanaksızdır.

Hal böyle olunca tespit gününde davacı taraf yararına taşınmazlar üzerinde 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesi hükmünde öngörülen koşulların gerçekleşmediği dikkate alınarak davanın reddine taşınmazların tespit gibi davalı hazine adına tesciline karar verilmesi gerekirken delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz davalı hazinenin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 22.2.2008 gününde oybirliği ile karar verildi.
 

 

 

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi