Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/477
Karar No: 2020/563
Karar Tarihi: 20.01.2020

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2019/477 Esas 2020/563 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, işyerine yakın konumda olan davalının işletmesinde kendisinin görüntüsünü engelleyen tabelalar asıldığını ve müşterilerinin engellendiğini iddia ederek maddi ve manevi tazminat talep etmiştir. İlk derece mahkemesi, davacının zararını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi, davacının manevi zararının varlığı nedeniyle manevi tazminata hükmedilmesi gerektiğini belirterek kararı bozmuştur. TTK'nın 56/1-e maddesi, haksız rekabet sebebiyle zarar gören tarafın manevi tazminat talep etme hakkı olduğunu belirtir. Ancak bunun için TBK'nın 58. maddesindeki şartların da ispatlanması gerekmektedir. Kararın sonunda kanun maddeleri detaylı bir şekilde açıklanmamıştır.
11. Hukuk Dairesi         2019/477 E.  ,  2020/563 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ : ADLİYE MAHKEMESİ 11. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada Çanakkale 1. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 14/02/2017 tarih ve 2014/353 E- 2017/14 K. sayılı kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kısmen kabulüne-kabulüne dair İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi"nce verilen 23/11/2018 tarih ve 2017/975 E- 2018/1421 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı; kendisine ait olan ...Köyü ... Caddesi No:..."de bulunan Yalı Pide ve Güveç Ürünleri işletmesini 2013 yılının başlarında açtığını, işlerini engellemek amacıyla kendisine ait işyerinin hemen yan binasında bulunan davalı tarafından Alemta Cafe Restaurant isimli işletmesinde, kendisine ait işyerinin görüntüsünü engellemek için çok büyük, yola taşkın, izinsiz ve rastgele tabelalar asıldığını, ayrıca yoldan geçen herkese el ilanı dağıtarak, sözlü ve zorlamalarla yoldan geçenlerin kendisine ait işletmeye girmesinin engellendiğini, ticari zarara uğradığını ileri sürerek, işyerinin görüntüsünü kapatan tabela ve panoların kaldırılmasını, el ilanı ve broşür dağıttırılmamasını ve 20.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminatın tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili; müvekkilinin işyerinin balık restaurant olarak çalıştığını ve balık ürünlerinin pişirildiğini, tarafların faaliyet alanlarının birbirlerinden farklı olduğunu, davacının müvekkilinden 4-5 yıl sonra iş yerini açtığını ve iş yerini açtığında tabelasının mevcut olduğunu, el ilanı dağıtma işinin tüm dünyada reklam faaliyeti olarak yapılan bir iş olduğunu, müvekkilinin kimseyi zorlayarak haksız kazanç elde etmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    İlk derece mahkemesince, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının maddi tazminata yönelik talebi bakımından 04.02.2017 tarihli duruşmadaki atiye bırakma talebinin davalı tarafça kabul edilmediği, davalı tarafından işyerine dikey olarak yerleştirilmiş olan ve ölçüleri belirtilmiş olan reklam panolarının kısmen de olsa davacının işyerinin görünümünü kapattığı ve olumsuz etkilediği, bu haliyle ışıklı iş yeri tabelalarının davacının işyerine görsel olarak tecavüzlü konumda olduğu, mahallinde yapılan keşif ve sonrasında dosyaya alınan bilirkişi raporu ekindeki fotoğraflarda tespit edilen Alemta Restoranta ait 1,00 mt eninde, 2,00 mt boyundaki ışıksız dikey panonun bilahare davalı tarafından kendi iş yerinin girişe göre sol tarafa alındığı, bu hali ile davacıya ait iş yerine görsel olarak herhangi bir engelinin bulunmadığı, davalı iş yerinin Kilitbahir motorundan çıkış yapan araç ve yolcuların ilk gördükleri yer olduğu, araç ile gelen yolcular için ise araçlarını park edecekleri otoparktan geldikleri takdirde önce davacının iş yerini görecekleri, bu nedenle sırf tabelalar nedeni ile müşterilerin davalıya ait iş yerini tercih etmiş olmalarının düşünülemeyeceği, davacının maddi ve manevi zararlarını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalı işyerine ait dikey asılı 0,60x0,75 metre ebatlarında değişken yazılı, ışıklı iş yeri tabelasının ve 0,50x0,60 metre ebatlarında ışıklı işyeri tabelasının kaldırılmasına, davacı işyerinin ön cephe duvarına yatay olarak konulmasına karar verilmiştir.
    Karara karşı davacı vekili ve davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
    İzmir Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre; davacının işyeri ile alakalı dava tarihinden sonra vuku bulan hususlar hakkında değerlendirme yapılamayacağı, tanık beyanlarıyla ilgili usuli itirazlarının sonuca etkili olmadığı, davacının işyerini kapatan tabelanın sadece kaldırılmasının hüküm altına alınması gerekirken davalı hakkını kısıtlayıcı şekilde tabelanın konulacağı yerin hüküm altına alınmasının hatalı olduğu, davalı eyleminin haksız rekabet olduğuna dair kabule rağmen TTK"nın 56. maddesi uyarınca manevi tazminatın hüküm altına alınmamasının da hatalı olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun tümden, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılarak davanın kısmen kabulüne, davalı işyerine ait dikey asılı 0,60x0,75 metre ebatlarında değişken yazılı, ışıklı iş yeri tabelasının ve 0,50x0,60 metre ebatlarında ışıklı işyeri tabelasının kaldırılmasına, 3.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmiştir.
    Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-) İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan hususlarda dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK"nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-) Dava, haksız rekabetin tespiti, men’i, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup İlk Derece Mahkemesince yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, anılan karara karşı taraflarca yapılan istinaf başvuruları üzerine Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun tümden, davalı vekilince yapılan istinaf başvusunun ise kısmen kabulüyle İlk Derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılarak haksız rekabetin kabulüne rağmen manevi tazminat isteminin reddinin hatalı olduğu gerekçesiyle davacı lehine manevi tazminata hükmedilmiştir.
    6102 sayılı TTK’nın 56/1-e maddesi, haksız rekabet sebebiyle müşterileri, kredisi, meslekî itibarı, ticari faaliyetleri veya diğer ekonomik menfaatleri zarar gören veya böyle bir tehlikeyle karşılaşabilecek olan kimsenin, 6098 sayılı TBK’nın 58. maddesinde öngörülen şartların varlığında manevi tazminat verilmesini talep etme hakkına sahip olduğu hükmünü haiz olup anılan düzenleme uyarınca haksız rekabet nedeniyle zarara uğrayan taraf, TBK’nın 58. maddesinde belirilen şartların varlığını ispatlaması halinde manevi tazminat talep edebilecektir. Başka bir ifadeyle sadece haksız rekabetin varlığı, manevi tazminat isteminin kabulü için yeterli olmayıp ayrıca, TBK’nın 58. maddesinde belirtilen şartların da varlığının ispatı gerekmektedir.
    Bu durumda, haksız rekabet olarak kabul edilen fiil nedeniyle talep edilen manevi tazminata ilişkin olarak, yukarıda belirtilen esaslar çerçevesinde, 6098 sayılı TBK’nın 58. maddesinde belirtilen manevi tazminata ilişkin şartlara dair değerlendirme yapılarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken Bölge Adliye Mahkemesince, münhasıran haksız rekabetin varlığı nedeniyle manevi tazminata ilişkin şartların mevcut olduğu kabul edilerek İlk Derece Mahkemesince verilen davanın kısmen kabulüne dair kararın kaldırılıp davanın kısmen kabulüyle davacı lehine manevi tazminata hükmedilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıdaki (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının davalı yararına BOZULMASINA, HMK"nın 373/2. maddesi uyarınca dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesi"ne gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 20/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi