Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/10516 Esas 2018/4165 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/10516
Karar No: 2018/4165
Karar Tarihi: 31.05.2018

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/10516 Esas 2018/4165 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı banka, Türk Ticaret Bankası'ndan alınan depo sözleşmeleri nedeniyle zarar iddiasında bulunmuş, ancak mahkeme davayı reddetmiştir. Davacı tarafın iddialarını somutlaştıramamış olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı temyiz eden davacı vekilinin itirazları reddedilmiş ve hüküm onanmıştır.
Kanun maddeleri: -
11. Hukuk Dairesi         2016/10516 E.  ,  2018/4165 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 07.03.2016 tarih ve 2014/1162-2016/122 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 29.05.2018 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davalılardan ...... vekili Av. ... ile davalı ... ve ... vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkili bankanın kaynak ihtiyacı olmadığı halde ...Bankası"ndan 19/11/1996, 19/12/1996, 20/12/1996, 17/02/1997 tarihlerinde piyasa şartlarının çok üstünde faiz oranları ile depo alınması nedeni ile uğranılan zararın ve sorumluların tespitine ilişkin soruşturma raporu hazırlandığını, hazırlanan raporda Türk Ticaret Bankası"ndan alınan deponun %58,75 TL"lik kısmının disponibilite fazlası olarak atıl kalması, kalan %41,25"lik kısmının da maliyetin altında düşük faiz oranlarından depo verilmek sureti ile plase edilmesi nedeni ile uğranılan zararın 20/05/1997 tarihi itibari ile 1.007.311.739.849 TL olduğunun anlaşıldığını, zararın sebeplerinin ise fon yönetimi müdürlüğünce gerek 1. gerekse 2. piyasalarda yapılan depo alınması ve depo verilmesi işlemlerinde yılın 360 günü olarak alınması teamül iken söz konusu depoların alımındaki faiz hesaplamasının 365 gün olarak alındığının belirlendiğini, söz konusu depoların bankalarına maliyetinin 4.021.479.452.055 TL olduğunu, bu dönemlerde verilen depolardan toplam 1.630.493.547.786 TL faiz geliri elde edildiğini, disponibilite fazlası olarak T.C.M.B"ndaki serbest tevdiat hesaplarında atıl kalan tutarlara faiz verilmediğinden herhangi bir getirinin elde edilemediğini, bu tarihler arasında satın aldırılan DİBS"nin getirilerinin esas alınıp disponibilite fazlası olarak T.C.M.B"nda DİBS olarak tutulan hesaplarda atıl kalan tutarların ortalama %65,64 faiz oranı ile değerlendirildiği varsayımı ile 1.679.417.973.116 TL getiri sağladığı düşünülerek bu miktarlar bir arada değerlendirildiğinde 1.007.311.739.849 TL zarar oluştuğunun ortaya çıktığı, depoların alımı ile ilgili işlemlere ilişkin Ticket"lerde davalıların imzasının bulunduğunu ileri sürerek, müvekkili bankanın zarar miktarı olan 1.007.311.739.849 TL"nin davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar vekilleri, ayrı ayrı davanın reddini istemişlerdir.

    Mahkemece, uyulan bozma ilamı ve dosya kapsamına göre; davacı tarafın zarar iddiasının somutlaştırılması, dayanaklarının bildirilmesi için verilen süreye rağmen dosyaya yeni bir açıklama getirmediği, daha önce de sunulan müfettiş raporundaki tespitlere dayanıldığı, bilirkişi raporunda müfettiş raporlarında iddianın doğrulunmasına elverişli veri olmadığının bildirildiği, davacının iddiasını ispat edemediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 1.630,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına mahal olmadığına, 31.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.