Çocuğun nitelikli cinsel istismarı - zincirleme şekilde yağma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2016/9214 Esas 2017/97 Karar Sayılı İlamı

14. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/9214
Karar No: 2017/97
Karar Tarihi: 12.01.2017

Çocuğun nitelikli cinsel istismarı - zincirleme şekilde yağma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2016/9214 Esas 2017/97 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve zincirleme şekilde yağma suçlarından mahkum edilen sanığın temyiz itirazlarını yerinde görmüş ve hükümleri bozmuştur. Adli Tıp Kurumu'nun raporuna göre mağdurenin zekası sınır-hafif mental retadasyon olarak değerlendirilmiştir. Ancak mahkeme, mağdurenin akıl hastalığı veya akıl zayıflığı, fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayıp algılayamayacağı, beyanlarına tek başına itibar edilip edilemeyeceği, kendisine yönelik eylemlere karşı mukavemet edip edemeyeceği hususlarında rapor alınmamasını eksik araştırma olarak kabul etmiştir. Mağdurenin ablasının beyanları ve tanık ifadeleri de göz önüne alınarak sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği kararına varılmıştır. Hükümler 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca bozulmuştur.
Kararda geçen kanun maddeleri:
- 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi: İlgili kanun maddeleri, yasa veya yönetmelik hükümlerine aykırılık sebeplerinden biri olarak kabul edilir.
- 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi: Yargıtayın kararları bozma yetkisini kullanabileceği

14. Ceza Dairesi 2016/9214 E. , 2017/97 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı, zincirleme şekilde yağma
HÜKÜM : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve nitelikli yağma (iki kez) suçlarından mahkumiyet

İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kurulunun 31.05.2013 tarihli raporunda, zekası sınır-hafif mental reterdasyon olarak değerlendirilen mağdurenin akıl hastalığı veya akıl zayıflığının bulunup bulunmadığı, bulunması halinde bu durumun hekim olmayanlar ile kendisini tanıyanlar ve çevresinde yaşayanlar tarafından anlaşılıp anlaşılamayacağı, fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayıp algılayamacağı, beyanlarına tek başına itibar edilip edilemeyeceği, kendisine yönelik gerçekleştirilen eylemlere karşı beden veya ruh bakımından mukavemete muktedir olup olmadığı hususlarında rapor alınması gerektiğinin gözetilmemesi,
Mağdurenin, 20.01.2012 tarihinde sanık ile buluştukları evde ... isimli kişinin babasının da bulunduğunu ve olayları daha önce ablasına anlattığını beyan etmesi, sanığın da aynı şekilde evde arkadaşı ..."ın babasının bulunduğunu ayrıca mağdurenin ablasının kendisini arayarak kardeşi ile görüşmemesini söylediğini ifade etmesi karşısında,..."ın babası ile mağdurenin ablasının tanık olarak beyanları alınıp tüm deliller birlikte değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hükümler kurulması,

Kanuna aykırı, sanık ile müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 12.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.